CHPli Özer, Dim Çayında yaşam alanları ve su varlığı üzerinde tehdit oluşturduğu için ikinci HESi istemeyen halkın isyanını Çevre Bakanı Kuruma yöneltti. Suyun tarıma ayrılmamasına dikkat çeken Özer, Müsilaj felaketini göremediniz, HES tehlikesinin farkında mısınız? dedi.
Geçen hafta Alanya Dim Çayı üzerinde yapılması planlanan ikinci HES için ÇED bilgilendirme toplantısına halkın katılmaması üzerine toplantının gerçekleşmediği tutanağı tutulmuştu. Alacamideki toplantıya katılmayan yöre halkı, yaşam alanlarında ikinci bir HESi istemediklerini basın açıklamasıyla da yinelemişti. Geçen hafta Alacamide halka destek veren CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer, konuyu Meclis gündemine taşıdı. Çevre Bakanı Murat Kuruma bir önergeyle ÇED sürecinde yöre halkının düşüncesine itibar edilip edilmeyeceğini soran Özer, ayrıca HESlerin tarımsal sulama üzerinde yarattığı tehdidin Meclis tarafından araştırılmasını da istedi. Özer yaptığı açıklamada şu ifadelerde bulundu:
TARIMSAL SULAMA İKİNCİ PLANDA
Yanlış tarım politikaları, yetersiz desteklemeler, artan maliyet girdileri üreticiyi bunalttı. Yetmezmiş gibi iklim değişiyor, yağış rejimi değişiyor, su varlığımız azalıyor ve üreticimiz kuraklıkla mücadele ediyor. Bu da yetmezmiş gibi bir de baraj sularının tarımsal sulama yerine enerji için kullanılma çabası üreticiyi tam anlamıyla çileden çıkarıyor. Antalya Dim Çayındaki üreticimizbir HES varken ikinci bir HES ile ekim alanlarını sulayamama tehlikesiyle karşı karşıya kalmış durumda. Kuraklıkla mücadele ederken mevcut su varlığının da HESlere ayrılarak gıda üretiminde kullanılmaması ihtimali üreticiyi tedirgin ediyor. Çünkü böyle olmayacağının garantisiniveren yok!
ANTALYADAKİ HESLERİN ETKİLERİ NELER?
CHPli Özer verdiği soru önergesinde Bakan Kuruma şu soruları yöneltti:
· Antalya ilimizde işletmedeki HES sayısının 23, yapım aşamasındaki HES sayısının 3, üretim lisansı alınan HES sayısının 2,planlanan HES sayısının 11 olduğu doğru mudur? Yıllardır işletilen santrallerin çevreye olumlu/olumsuz etkileri nelerdir?
· Antalya ilimiz Alanya ilçemiz sınırlarında bulunan Dim Çayı üzerinde zaten bir HES faaliyet gösterirken ikinci bir HESe ihtiyaç var mıdır? ÇED sürecinde ihtiyaç olup olmadığı göz önünde bulundurulmakta mıdır?
· Dim Çayı üzerine ikinci bir HESin yapılmasını istemeyen yöre halkı 17.06.2021 tarihindeki ÇED bilgilendirme toplantısına katılmayarak tavrını göstermiştir. ÇED sürecinde Bakanlığınız,HESin yaşamlarını direkt olarak etkileyeceği yöre halkının düşüncesini dikkate alacak mıdır?
· Dim Çayı üzerine planlanan ikinci HES için ÇED olumlu raporunun çıkması halinde yöredeki tarımsal alanların etkilenmeyeceğinin, mevcut su varlığının gıda üretimine yönlendirilmesi yerine enerji üretimine ayrılmayacağının bir garantisi var mıdır?
· Kuraklık tehdidi altındaki ülkemizde,yeraltı su varlıklarımızın da azaldığı bilgisi yanlış mıdır? Yanlış değilse mevcut suyun enerjide kullanılması ne kadar doğrudur?
· Yeni yapılacak HESler daha çok su kaynağını hapsedeceğine göre, bu durum tarımsal üretim için bir tehdit oluşturmaz mı?
· Mevcut su varlığımızın tarımsal sulamadan çok, enerjiye ayrılmasının yaratacağı sorunlara ilişkin herhangi bir çalışmanız var mıdır?
· Su varlığımızın enerji üretiminde daha az kullanılması yönünde bir planlamanız var mıdır?
· Bakanlık olarak hidroelektrik santrallerin çevreye olumsuz etkilerine ilişkin çevre kuruluşlarının raporlarını ve uyarılarını dikkate alıyor musunuz? Bu uyarılar doğrultusunda yaptığınız değerlendirme ve çalışmalar nelerdir?
· Müsilaj felaketini göremeyen Bakanlığınız, HES tehlikesinin farkında mıdır?
21.06.2021 11:20:00