Aynı zamanda sebze ve narenciye ticareti de yapan eski CHP Kumluca İlçe Başkanı Öner, Bir çiftçinin gözünden Antalya Tarım Sorunları ve Çözüm Önerileri başlıklı raporunu tamamladı. Öner, hazırladığı raporu Muratpaşa Belediye Başkanı Uysalı, ziyaret ederek raporu takdim etti.
Rapor için ziraat oda başkanlarıyla, Antalya Ticaret Borsası başkan ve yönetim kurulu üyeleriyle yapılan görüşmelerde tutulan notlar, sektör raporları, TBMMye sunulan araştırma önergeleri, pazar araştırmaları ve TÜİK verileri tarandı. Sonuçta,Antalya çiftçisinin yaşadığı darboğazı, narenciye ve örtü altı sebze ihracatında yaşanan sorunları, çözüm yollarını ortaya koyan 58 sayfalık rapor ortaya çıktı.
TEŞVİK VE PLANLAMA YOKSUNLUĞU
Çarpıcı tespitlerin yer aldığı raporda Öner, Türkiyede çiftçinin para kazanamadığı için tarımdan vazgeçtiğini savundu. Bunun sonucunda ise Türkiye birçok ürünü değerinden daha pahalıya ithal edildiğini belirten Öner, yapılması gerekenin merkezi üretim planlaması olduğunu söyledi. Öner,Böylece üretimi arttırıp hem ülkemizin ihtiyacını karşılayabiliriz hem de tarımda ihracat pazarı olan ürünleri üretimini teşvik ederek kriz döneminde ülke ekonomisine katlı sağlayabiliriz dedi.
Sektöre yönelik teşvik ve planlama yoksunluğu nedeniyle üreticinin krizle baş başa bırakıldığının savunulduğu raporda, Türkiyenin ihtiyacının bilgi ve teknolojiyle donanmış tarım yapısı olduğu belirtildi. Tarımda AR-GE hizmetlerinin ülkelerin dünya tarımsal üretim ve ticaretindeki yerini belirleyen temel etken haline geldiğini dile getiren Öner, bunun dışında Türkiyenin uluslararası pazarda yaşadığı risklere de raporunda yer verdi.
KATMA DEĞERLİ YAŞ SEBZE VE MEYVE
Raporda, ayrıca, Rusyanın her yıl önemli miktarlarda işlenmiş sebze ve meyve aldığı da belirtilirken bu ürünlerin başında dondurulmuş çilek, konserve domates, hıyar ve kornişon turşunun geldiği aktarıldı. Rusyadaki bu pazara Mısır, Çin, Almanya, Hindistanın hakim olduğu belirtilirken Öner, Antalyada yaş sebzeleri işleyerek gıda üretecek tesisler kuracak yatırımcılar teşvik edilmesi gerektiğini dile getirdi.
MUZDA TEHLİKE
Son yıllarda Akdeniz, Ege ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaygınlaşan sera muzuüretimininyaşayabileceği sorunlara da raporda dikkat çekildi. Muz serasının, dekar maliyeti 130 150 bin lirayla pahalı bir yatırım olduğunu belirten Öner, Planlama olmadan aşırı miktarda muz yetiştirmek, fiyatların düşmesi ve uzun vadede üreticinin zarar etmesiyle sonuçlanacak dedi. Öner,ayrıca, Serik, Manavgat ve Alanya ovalarında muz seralarının yaygınlaşmasıyla kışyağmurlarını emecek toprağın azalmaya başladığı uyarısında da bulunurken olası sel baskınlarına dikkat çekti.
GİRDİ MALİYETLERİ DÜŞÜRÜLMELİ
Başkan Uysal, raporun sektörü iyi analiz eden, özenli bir çalışma olduğunu söyledi. Pandemi döneminde tarımın ne kadar önemli olduğunun bir kez daha ortaya çıktığını dile getiren Başkan Uysal, ancak sektörün tüm yükünün çiftçinin, üreticinin üzerinde olduğunu söyledi. Sektörün stratejiye,planlamaya ihtiyacı olduğunun altını çizen Başkan Uysal, Türkiye, tarımda rekabet gücünü sürdürmesi, çiftçinin de para kazanması için girdi maliyetlerinin düşürülmesi gerekiyor. Bunun için, çiftçimiz, tarladan son tüketiciye uzanan bir hatta birlik, kooperatif gibi yapılarda bir araya gelmelidir diye konuştu.
05.08.2021 13:10:00