Dolandırıcılar Sınır Tanımıyor

Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs ile birlikte dolandırılar kendilerine yeni bir kapı daha bulmuş oldu. Akla hayale gelmeyecek yolları deneyen dolandırıcılar bu kez korona üzerinden milleti kandırmaya çalışırken sitelere yerleştirilen linkler ile de birçok insanın kredi kartları boşaltıldı.

Antalya’da da görev yapan ve sonrasında emekli olan polis memuru İsa Altun, “Sürekli yeni dolandırıcılık yöntemi arayanlar, uzaktan satışlarda kendisini göstermeye başladı. Pandemi döneminde sosyal medya platformlarındaki satışlarda dolandırıcılık yarı yarıya arttı. İştahları kabaran dolandırıcılar, sosyal medya platformlarından bir sayfa açıp ürün tanıtımı yapıyor ve kaliteli ürünleri cazip fiyatlara pazarlıyor görüntüsü veriyor. Her sayfa açanın güvenilir olup olmayacağı araştırmasını yapmayan tüketicilerimiz de hem ucuzluğuna hem de kapısına kadar gelecek kolaylığa kapılıp siparişini veriyor” dedi.

PANDEMİ DOLANDIRICILIKLARI ARTTIRDI

İsa Altun, pandemi döneminde sanal haydutların fazla mesai yaparak binlerce kişiyi dolandırdıklarını söyledi. Altun, dolandırıcıların ücretsiz maske dağıtımı, ücretsiz aşı, kredi başvurusu, koronavirüs indirimi, kredi kartı aidatı iadesi gibi oltalama yöntemlerinin yanı sıra, “virüsten kim öldü” ya da “koronavirüs mutasyona uğradı” gibi sözde haber linkleriyle internet kullanıcılarının bilgisayarlarını ele geçirdiğini anlattı.

KAPIDA ÖDEME SEÇEĞİNİ SEÇİN

İnternet üzerinden alışveriş yapacakların kapıda ödeme seçeneğini seçmeleri halinde dolandırılmaktan bir nebze de olsa korunabileceklerini belirten İsa Altun, “Eğer uzaktan satış yöntemiyle alışveriş yapılacaksa ödemeleri kesinlikle banka havalesi ya da kredi kartıyla yapılmamalı. Alıcı kapıda ödeme seçeneği ile fatura ve makbuz alıp ödemesini kargo şirketine yapmalı. Böylelikle bir sorun yaşadığımız zaman muhatabımız kargo şirketi olur ve ödediğimiz bedeli geri alabiliriz” açıklamasında bulundu.

ZARARLI YAZILIM YÜZDE 93’LER SEVİYESİNDE

Bilişim şirketlerinin pandemi döneminde yüzde 90’ların üzerinde zararlı yazılım tespit ettiklerinin altını çizen Adli Bilişim Uzmanı İsa Altun, “Bilişim güvenliği şirketleri pandemi ile ilgili pdf, mp4 ve docx belgelerine saklanan çok sayıda zararlı dosya tespit ettiler. Bu dosyalar kullanıcıların cihazlarını hedef alan tehditler içeriyor. Bazı zararlı dosyalar e-posta üzerinden yayılıyor. Örneğin, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından gönderildiği iddia edilen bir Excel dosyasında koronavirüs kurbanlarının bir listesinin bulunduğu söyleniyor. E-posta ile gönderilen bu dosya aslında başka zararlı dosyaları gizlice indirmekte kullanılan bir Truva atı. Bir diğer casus Truva atı ise bulaştığı cihazdaki parolaları ve başka verileri toplayıp saldırgana gönderiyor. Şimdiye dek COVID-19 hakkında bilgi sunan sitelerin yüzde 93’ü zararlı yazılım barındırıyor. 2 bin 200’den fazla web sitesi ise şüpheli konumda bulunuyor. Bu siteler “Koronavirüs indirimi, tüm ürünlerde yüzde 10” sloganını kullanarak kullanıcıları tuzağa düşürüyor” şeklinde konuştu.

SOSYAL YARDIMI KULLANDILAR

E-Devlet üzerinden verilen sosyal yardımların da yine dolandırıcıların ekmeğine adeta yağ sürdüğünü kaydeden İsa Altun, “Sosyal medyada e-devlet üzerinden verildiği iddia edilen yardımlar, hibe kredileri ve iş başvuruları bahane edilerek insanlar tuzağa düşürüldü. E-devlet görünümlü web siteleri tıklandığında kullanıcıların cihazlarına virüs bulaştı ve tüm bankacılık bilgileri siber saldırganların eline geçmiş oldu” dedi.

İYİ AMA NASIL KORUNULACAK?

Tüm bu tuzaklardan korunmanın da mümkün olduğuna vurgu yapan Adli Bilişim Uzmanı İsa Altun şöyle konuştu: “Mobil cihazınıza yüklemek istediğiniz uygulamaları mutlaka Google Play ya da App Store’dan indirin. İşletim sisteminizi güncel tutun, bilmediğiniz wifi ağlarına bağlanmayın. Antivirüs programı kullanın. Panik ve endişe etmenize yol açacak, kolay yoldan para kazanmanızı sağlamayı vaat eden linklere asla tıklamayın. Güven vermeyen ve bilinmeyen kaynaklardan gelen e-posta ya da bağlantıları tıklamayın. Dosya eklerini cihazlarınıza indirmeyin. Kişisel bilgilerinizi isteyen, bankacılık ile ilgili verilerinize göz diken mailleri cevaplamayın. Bankalar e-posta üzerinden kişisel verilerinizi istemez. Şüphelendiğiniz durumda polis ya da jandarmadan yardım isteyin.”

Yalçın KÜÇÜK