Düzen: “Kalbimiz Mescid-i Aksa’da Atıyor”

Saadet Partisi Antalya İl Başkanı Ramazan Düzen, Gündem ilgili açıklamalarda bulundu. Düzen, “Aklımız Filistin’de, dillerimiz mazlum kardeşlerimiz için duada, kalbimiz ise Mescid-i Aksa’da atıyor” dedi.

 

Düzen, konuşmasında " Kudüs, Filistin bizim bir numaralı meselemiz. Hafta sonunda İstanbul’da bu konuyu gündeme getiren kapsamlı bir miting tertip edeceğiz. İstanbul İl teşkilatımız bu kararı aldı çalışmalara başladı, Biz Antalya Teşkilatı olarak ve 19 ilçe teşkilatımızca birlikye mitinge katlım sağlayacağız . bu mitinge davet ediyoruz ve kapımız herkese açık” diye konuştu.

 

HASSASİYETLERİMİZİ KESİNLİKLE ANLAYAMAZLAR

Düzen, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

"Filistin meselesini sadece cumartesi gününden itibaren gündemine alanlar bizim bu konudaki duyarlılıklarımızı, hassasiyetlerimizi kesinlikle anlayamazlar. Filistin mücadelesini medya ve sosyal medya propagandası üzerinden okumaya çalışanlar kesinlikle bizi anlayamazlar. Üç çeyrek asırdır akan kan ve göz yaşını görmezden gelenleri, mazlumların feryatların kulak tıkayanlar bizim öfkemizi ve hüznümüzü asla anlayamazlar. İsrail’in 1948 yılında olağan bir biçimde kurulmuş devlet olarak kurulmuş olduğunu zannedenler bizim hissiyatımızı kesinlikle anlayamazlar. İsrail’in gün ben gün Filistin topraklarını işgal edişini adete seyretmiştir. Velisinin Amerika Birleşik Devletleri oldukları bildikleri bu şımartılmış çocuğun zulümleri karşısında diğer ülkeler her daim üç maymunu oynamayı tercih etmişlerdir. Hırsıza hırsız katile katil zalime zalim diyemedi bu insanlar. Bunu diyemeyenler, mazlumu suçlu ilan etmekten ise hiç çekinmediler, utanmadılar.

 

İSRAİL’İN TARİHİ, AYNI ZAMANDA KATLİAMLAR TARİHİDİR!

Birleşmiş Milletler kararlarını ve uluslararası hukuk kurallarını en çok çiğneyen ülke iyi bilinmeli ki İsrail olmuştur. BM, Avrupa Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nın gücü Allah aşkına bir İsrail’le yetmiyor mu? Yetmiyor maalesef. İnsanım diyen 75 yıldır emzikli bebeklerin, kundaktaki çocukların bombalar altında can verişi konusunda sessiz kalabilir mi? Müslümanım diyen ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’nın kirli postallarla çiğnenmesine, namaz kılanların gaz bombalarıyla hedef alınmasına nasıl sessiz kalabilirler? Oturdukları yerlerden ‘amalı fakatlı’ cümleler kurarak akıl vermeye kalkanlar, tahkir edici yorumlar yapanlara da diyoruz ki en azından bari gölge etmeyin. Yangına bir bardak su dökmüyorsunuz en azından bari benzin dökmekten imtina edin.

 

Bir kez daha net olarak ifade ediyorum ki, amaç Büyük Ortadoğu Projesi, nihai hedefte bundan dolayı Türkiye’mizdir. Dün Irak’ta, bugün de Filistin’de yaşananlar Türkiye’yi teğet geçecek şeyler değildir. O nedenle Filistin de Filistin’den ibaret değildir, bu böyle bilinmelidir. Kudüs’ün özgürlüğü bir avuç mazlum Filistin halkının omzuna yüklenecek bir sorumluluk da değildir. Bu ağır sorumluluğu bir bütün olarak İslam alemi omuzlarında hissetmeli, bu konuda Türkiye de muhakkak üzerine düşen öncülüğü yerine getirmelidir. Rusya ve Ukrayna savaşında iki taraf arasında fır dönenler, Ukrayna’ya yardım sırasına girenler, bugün Filistin’de yaşananlar karşısında eli kolu bağlı oturuyorlar maalesef. Rusya’yı mı İsrail’i mi daha az seviyorlar o konuda pek emin değilim. Normalleşme adı altında verilen sözler mi imza altına alınan taaddütler mi, var bunu hepimiz merak ediyoruz.”

 

ZULÜM KARŞISINDA HERKES SUSSA DA, BİZ SUSMAYACAĞIZ!

Dünya kamuoyu da ikiyüzlü davranmaktan vazgeçmeli, İslam alemi de bu uyuşukluktan bir an evvel kurtulmalıdır diyen Düzen, açıklamasını şöyle sürdürdü: 

“Mazlumlara herkes sırt çevirse de biz her daim mazlum Filistin halkının yanında saf tutmaya devam edeceğiz. Görüyoruz ki iktidarın kabuğuna göre şekil alanlar, yazar çizerler, camialar, vakıflar ve sivil toplum örgütleri adeta lal olmuş durumdalar. Bizler haklı mücadelelerinde Filistin halkının yanındayız ve yanlarında olmaya devam edeceğiz. TBMM çatısı altında ve meydanlarda zulüm karşısında haykırmaya da devam edeceğiz. İsrail ve hamileri bu zulme son vermek zorundadır. İsrail ve onun zulmüne sesiz kalarak ortak olanlar bu ateşin eninde sonunda kendilerini de yakacağını bilmelidirler… Öncelikle İsrail katliam ve işgalden vazgeçecek. Vazgeçmezse, emin olun akıbeti bellidir. Yok olup gidecek. Başka bir çıkış kesinlikle söz konusu değildir. Dünya kamuoyu da ikiyüzlü davranmaktan vazgeçmeli, İslam alemi de bu uyuşukluktan bir an evvel kurtulmalıdır.

Sivillerin, çocukların kadınların can güvenliği mutlaka sağlanmalıdır. Esir değişimi konusunda bir an evvel üçüncü taraflar devreye girmelidir. Dünyanın en büyük açık hava hapishanesi haline getirilmiş olan Gazze’deki abluka bir an evvel ortadan kaldırılmalıdır. BM nezdinde girişimlerde bulunarak Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere İsrail’e yardım babında güç kullanmaları engellenmelidir. Türkiye, İslam İşbirliği Teşkilatı’nı acilen toplantıya çağırmalı, kalıcı çözüm olacak yaptırımlar devreye alınmalıdır. Su ekmek gibi yardımlar bölgeye sevk edilmelidir.”

 


11.10.2023 15:08:19