New York Times ise ilgili haberinde, "Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı koltuğundan indirmek isteyen muhalefet, ülkenin siyasi ve ekonomik gidişatını büyük ölçüde değiştirebilecek seçimlere sadece iki ay kala kıdemli bir muhalif siyasetçiyi cumhurbaşkanı adayı olarak belirledi. Türkiye'nin en büyük muhalefet partisinin lideri olan Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın son 20 yılda ülkenin en güçlü siyasetçisi olarak gücü elinde toplarken demokrasiyi erozyona uğrattığını söyleyen, bunu tersine çevirmeyi vaat eden çok çeşitli siyasi güçleri temsil ediyor." ifadelerine yer verildi.
NYT, Türkiye'de eş zamanlı olarak düzenlenecek cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinde dünyanın 20 en büyük ekonomisinden biri olan Türkiye'nin ekonomik geleceğinin de oylanacağı yorumunu yaptı, Millet İttifakı'nın hafta sonu yaşadığı adaylık krizine de geniş yer verildi.
BBC News'in haberinde, "Türkiye'nin genellikle bölünmüş olan muhalefeti mayıs ayındaki seçimlerde Erdoğan'a karşı koyması için tek bir adayda anlaştı. Anketlere göre Erdoğan'ın otoriter yönetimi ile geçen 20 yıldan sonra son derece kutuplaşmış haldeki ülkede başabaş bir seçim yaşanacak. Ekonomik kriz ve geçen ayki depremlerdeki hatalar Erdoğan'ı önceki seçimlere kıyasla daha kırılgan kılabilir. CHP, modern Türkiye'nin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk tarafından yaratıldı ve ülkenin en eski partisi. Ancak 1990'lardan beri iktidar olamadı. Fakat Kılıçdaroğlu, azınlık gruplarını kucaklayarak ve sağ kanattan partilerle ittifaklar kurarak partinin hitap ettiği kesimleri genişletti." denildi.
The Guardian gazetesi ise ilgili haberinde Millet İttifakı'nın hafta sonu adaylık süreci konusunda yaşadığı gerilime yer vererek, "Seçimler muhalefet açısından, geçen ayki depremlerin siyasi etkilerinin ve hükümetin yetersiz yanıt verdiği yönündeki eleştirilerin ortasında, Erdoğan'a ve AK Parti'ye meydan okumak konusunda nadir bulunan bir fırsat sunuyor. Bu seçimlerin Türkiye'de demokrasiyi muhafaza etmek ve ülkenin daha da otokratik bir yönetime kaymasını engellemek açısından son fırsat olduğu yönünde yaygın bir endişe var." ifadelerini kullandı.
Bloomberg'ün haberinde Millet İttifakı'nın ortodoks ekonomi politikalarına ve Merkez Bankası'nın özerk olduğu bir sisteme dönmeyi vaat ettiğine dikkat çekilirken, "Yatırımcıların seçimleri muhalefetin kazanma ihtimalini güçlendiren herhangi bir gelişmeyi memnuniyetle karşılamasının sebebi de bu." ifadelerini kullanarak borsadaki yükselişe atıf yaptı. Bloomberg, 14 Mayıs'ta düzenlenmesi beklenen seçimlerin piyasalar ve son yıllarda izlenen politikalar nedeniyle Türkiye'yi terk eden uluslararası yatırımcılar tarafından 'hayati' olarak görüldüğü yorumu yaptı.
AFP'de yer alan haberde ise şunlar belirtildi: "Türkiye'nin muhalefet liderleri aylardır süren şiddetli tartışmalara son vererek 14 Mayıs'ta yapılacak seçimlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a karşı ortak aday olarak ana laik partinin genel başkanını gösterme konusunda anlaştı. Muhalefet oylarının bölünmesini engellemeyi amaçlayan anlaşmaya göre CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın yirmi yıllık iktidarına son vermesi halinde diğer beş muhalefet liderini cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atayacak.