Yaz aylarında işlerinin düştüğünü söyleyen Antalya’nın eski yorgancılarından Mahmut Elmas, “Ne yazık ki mesleğimiz yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Mesleğimizi devredebileceğimiz insanlar da yok. Eskiden çırak, kalfa ve usta olunurdu. Şimdi direk usta olarak işe başlanmak isteniyor. Emeğe kıymet bilen kalmadı.Yorgancılık mesleği, birkaç nedenle tehlike altında. İlk olarak, modern üretim teknolojileri ve fabrikasyon ürünler, geleneksel el yapımı yorganların yerini almaya başladı. Fabrikasyon ürünler, daha hızlı ve ekonomik bir şekilde üretilebiliyor, bu da geleneksel yorgancıların rekabet gücünü azaltıyor. İkinci olarak, tüketicilerin tercihleri değişiyor. Birçok kişi, daha modern ve pratik yatak takımlarını tercih ederken, geleneksel yorganların talebi azalıyor. Bu da geleneksel yorgancılığın sürdürülebilirliğini tehlikeye atıyor” ifadelerini kullandı.
Kültürel Mirası Koruma Çabaları
Türkiye’de, geleneksel el sanatlarının ve mesleklerin korunması için çeşitli girişimler bulunduğunu aktaran Cengiz Büyükalp, “Kültürel mirası koruma amaçlı kamu ve sivil toplum kuruluşları, geleneksel yorgancılığı yaşatmaya yönelik çabalara öncülük ediyorlar. Ancak, bu değerli mesleğin hayatta kalabilmesi için daha fazla destek ve ilgi gerekiyor. Geleneksel mesleklerin kaybolması, bir toplumun kimliğini ve kültürel zenginliğini yitirmesi anlamına gelebilir. Geleneksel yorgancılık gibi mesleklerin yaşatılması, hem kültürel mirası korumamıza hem de bu meslekleri icra edenlerin geçimini sürdürebilmelerine yardımcı olabilir. Bu nedenle, bu tür mesleklerin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu durumlarda, koruma ve destek önemlidir” açıklamasında bulundu.
Haber: Yalçın KÜÇÜK