Türkiye ilk çeyrekte yüzde 7, sanayi sektörü ise yüzde 11,7 oranında büyüdü. Antalya OSBdeki üretimin aynı dönemde yüzde 16 oranında artarak Türkiye ortalamasının üstünde bir performans sergilediğini söyleyen Antalya OSB Başkanı Ali Bahar, Antalya ekonomisindeki pandemi kaynaklı kan kaybı devam ettiği için bölge ve ülke genelindeki büyümeyi buruk bir sevinçle karşıladıklarını ifade etti.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Türkiye ekonomisinin yılın ilk çeyreğinde yüzde 7 oranında büyüdüğünü açıkladı. Türkiye, yüzde 7lik büyüme oranı ile dünyada Çin ve Tayvanın ardından ilk çeyrekte en hızlı büyüyen ülke olma başarısını gösterdi. Ülke ekonomisindeki büyümenin beklentilerin de üzerinde gerçekleşmesinde sanayi sektörü önemli bir rol üstlendi. TÜİK, sanayi sektöründeki büyümenin yüzde 11,7, imalat sanayinde yüzde 12,2 olduğunu, söz konusu büyümenin ülke ekonomisine 2.46 puanlık katkı sağladığını belirtti. Sanayi sektörünün pandemi döneminde ülke ekonomisini sırtladığına dikkat çeken Antalya Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, elde edilen bu başarıya katkı sağlayan tüm sanayicilere ve çalışanlara teşekkür edip kutladı.
İLK ÇEYREKTE YÜZDE 16 ARTTI
Antalya OSBdeki üretim potansiyelinin ülke ortalamasının üstünde bir büyüme sergilediğine dikkat çeken Başkan Bahar, Bölgenin üretim potansiyelinin en önemli göstergesi olan elektrik tüketimimiz, 2021 yılının ilk çeyreğinde geçen yıla oranla yüzde 16,16 dolayında artmıştır. Antalya OSB sanayicileri, gece gündüz demeden büyük bir özveri ile çalışarak Türkiye ortalamasının da üzerine çıkmıştır.Yüksek faiz ve döviz kurundaki dalgalanmanın getirdiği maliyet artışları sanayicinin yükünü her geçen gün artırmaktadır. Bu alanda yapılacak her iyileştirme, üretimin daha da artmasına dolayısıyla da ülke ekonomine pozitif bir katkı sağlayacaktır. Sanayicilerimizin ve çalışanlarımızın üstün gayreti neticesinde elde edilen bu başarı, elbette Antalyamızın pandemi nedeniyle yaşadığı kayıpları telafi etmeye yetmeyecektir. Ancak böylesi olağanüstü koşullarda alınan bu sonuç, hem gelecek adına hem de kentimiz adına önemli bir motivasyon kaynağıdır dedi.
TURİZMİN KARABASANI; PANDEMİ
Antalya ekonomisinin can damarı konumundaki turizm sektöründe sorunların devam ettiğini, birkaç aya sıkışacak turizm sezonunun kayıpların telafisi için yeterli olmayacağını belirten Başkan Bahar, Ülke ekonomisindeki yüzde 7lik büyüme, Antalyayı yansıtmamaktadır. Pandeminin neden olduğu sorunlar ile birlikte, bu sorunların bertarafı için uygulanan yasak ve kısıtlamalar, Antalya ekonomisinisekteye uğratmaya devam etmektedir. Antalyanın can damarı olan turizm sektörü, bırakın yılın ilk çeyreğini geride bıraktığımız 5 ay boyunca hiçbir varlık gösterememiştir. Otellerimizin doluluk oranları yüzde 10-15 seviyelerindedir, turizmin kaynak pazarı olan ülkelerin Türkiyeye uyguladığı seyahat kısıtlamaları Haziran ayı sonuna kadar uzatılmıştır, iç turizmde ise büyük tesislerde ileriye dönük rezervasyonlar yok denecek kadar azdır. Bu durum turizm sektörüyle birlikte tedarikçi konumdaki 50den fazla sektörü olumsuz yönde etkilemektedir. Sektörün üzerine bir karabasan gibi çöken pandemi gerçeği Antalya ekonomisinin pozitife geçmesinin önündeki en büyük engeldir. Haziran ayında ilan edildiği gibi geniş çaplı bir aşılama yapılması hastalığın yayılmasını engelleyecek, uluslararası arenada ülkemize duyulan güvenin dolayısıyla da turist sayılarının artmasına vesile olacak olumlu bir gelişmedir. Fakat erken rezervasyon döneminde hedeflediği sayılara ulaşamayan Antalya, seyahat kısıtlamalarının uzatılması nedeniyle Haziran ayında da beklediği turist hareketliliğini yaşayamayacak, son dakika satışları ile Temmuz, Ağustos ve kısmen Eylül aylarına sıkışacak turizm sezonunda da kayıpları telafi edecek bir potansiyelyakalaması pek mümkün olmayacaktır şeklinde konuştu.
DÖVİZ BÜROSU
İşletmelerin yaralarını en kısa sürede sarıp, mevcudiyetlerini sürdürebilmesi için Devlet desteklerine ve hatta hibelere ihtiyacı olduğunu aktaran Bahar, Turizm bölgelerinin, geçmişte olduğu gibi yine ülke ekonomisindeki büyümeye pozitif katkı sağlamasını istiyorsak, başta Antalya olmak üzere tüm turizm kentlerini terzi işi bir yaklaşımla ele almamız, destek ve hibeleri buralardaki işletmelerin ihtiyaçlarına göre şekillendirmeliyiz. Pandemiye kadar ülkenin döviz bürosu konumunda olan Antalyanın, cari açığa panzehir olması, istihdamı sırtlaması ve Türkiyenin dünyaya açılan kapısı olmaya devam etmesi için, eldeki tüm imkanlarla esnafın, üreticinin, sanayicinin ve turizmcinin desteklenmesi gerekmektedir ifadelerini kullandı.