Önümüzde genel seçim var ve hemen ardından bir yıl sonra da yerel seçim var.
Zaman dediğimiz şey hızla akıp gidiyor.
Bir bakmışız sandık başına gitmişiz…
CHP Antalya’da resmen kendi bacağına sıkıyor…
Türkiye’nin en pahalı suyunu Antalya kullanıyor ve şikayetler her geçen gün artıyor.
İnsanlar seslerini yüksek tondan dillendirmeye başladı.
Elektrik faturasından fazla gelmeye başladı su faturaları.
Daha önce 150-200 lira su faturası gelen bir ofise bugün 1300 lira su faturası geliyor ise bir yanlışlık olmalı!
Oturduğum eve daha önce en fazla 200 küsur lira gelmişken bir anda 420 lira geldi.
Bu katlamalı su faturası işi hem Muhittin Böcek’in hem de CHP’nin başını çok ağrıtacak.
Daha önce defalarca Muhittin Böcek ile CHP Antalya İl Başkanlığı arasında sorun yaşadığını sağır sultan bile biliyor.
Hele hele pandemic döneminde Muhittin Böcek’in koronavirüse yakalandığında yaşananları sadece Antalya değil Türkiye biliyor.
Milletin cebine dokunursan ateş elinizi yakar.
Milletin cebine dokunursan kaybetmeye mahkum olursun.
Kademeli metreküp tarifesi ile CHP genel seçimlerde sükut-u hüsrana uğrayabilir.
Yerel seçimlerde diğer adaylara bağlı…
Muhittin Böcek genel seçimin ardından “benim oyum partinin oyundan yüksek” diyebilir mi?
Evet diyebilir ve geçmişte de Konyaaltı’nda bunları söyledi.
Yaptırdığı anket sonuçlarını açıklamış ve kendi oyunun partinin oyundan fazla olduğunu altını çize çize üzerine basa basa söylemişti.
Muhittin Böcek’in Dış İşleri Bakanı ve AK Parti Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu ile olan yakın ilişkisi zaten içeride sıkıntıya neden oluyor!
Hatta ve hatta Büyükşehir Belediyesi’nin yapacağı bazı projelere hükümet desteği gelmesi CHP içerisinde çatlağı her geçen gün büyütüyor.
Kimileri Muhittin Böcek’i yemek için Böcek’in Milletvekili adayı yapılacağını dahi söylüyor.
Bakın geçmişte Hasan Subaşı Işıklar Caddesi’ndeki esnafın ve toplu taşıma esnafının cebindeki paraya nostalji tramvayı yaparak dolaylı da olsa dokundu ve seçim kaybetti.
Bakın Nurettin Tursun geçmişte seçim öncesinde hem de vergileri arttırınca seçim kaybetmişti.
Bakın geçmişte Menderes Türel de tramvay projesi ile hem hattın üzerindeki esnafın hem de toplu taşıma esnafının cebine dolaylı dokunduğu için seçim kaybetti.
Geçtiğimiz yerel seçimleri ise ülke genelindeki ekonomik kriz nedeniyle Menderes Türel kaybetti.
Yani ne zaman vatandaşın cebindeki paraya göz koyarsanız kaybedersiniz.
Şimdi devlet vatandaşın cebine 5 kuruş koymuşken Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak 3 kuruşunu geri alırsanız vatandaş cezayı sandıkta keser.
Bir yandan elektrik faturalarının yüksek oluşundan dolayı su faturalarına zam yapmak zorunda kaldığınızı söyleyip diğer yandan kültür sanat etkinliklerine tonlarca lira harcarsanız bugün değilse de yarın vatandaş hesap sorar.
Mehmet Yalçınkaya, Somer Sivrioğlu ve Danilo Zanna’nın sundukları yarışmada bölüm başına 60 bin lira kazandığını düşündüğünüzde etkinliklere kaç paraya geldiklerini varın siz düşünün…
Kaldı ki gastronomi festivaline katılımcılar bunlarla da sınırlı değil.
Konuştuklarınız ile yaptıklarınız birbiri ile uyuşmuyor ise bir noktadan sonra vatandaş işaret parmağını kaldırıp “DUR’ der…