• imsa
SİYASETHaber Girişi : 08 Şubat 2022 15:24

‘Beşkonak Bölgesinde Mermer Ocağına Faaliyet İzni Bir Vahşettir’

 ‘Beşkonak Bölgesinde Mermer Ocağına Faaliyet İzni Bir Vahşettir’
Subaşı;“Bölge halkı, yaşam ve geçim kaynağı olan bölgeyi korumak mücadele ederken, Bakanlığı Anayasal görevlerini yerine getirmeye davet ediyoruz.”

Subaşı;“Bölge halkı, yaşam ve geçim kaynağı olan bölgeyi korumak mücadele ederken, Bakanlığı Anayasal görevlerini yerine getirmeye davet ediyoruz.”

 

İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Manavgat orman yangınlarından ders almadığını belirterek, Köprülü Kanyon Havzasında mermer ocağı ruhsatı verilmesini eleştirdi ve konuyu TBMM’ne taşıdı. Subaşı; ‘Beşkonak bölgesinde mermer ocağına faaliyet izni bir vahşettir’ dedi.

 

Konu ile ilgili bir açıklama yapan Subaşı, 28 temmuzda Manavgat, İbradı, Alanya ve Gündoğmuş ilçelerinde 10 günde söndürülebilen ve 75 bin hektar alanın zarar gördüğü yangını hatırlatarak, “Bu yangından ders alınmamış olacak ki; Manavgat İlçesi Beşkonak Mahallesi Köprülü Kanyon bölgesinin muhteviyatındaki 11 köyden biri olan Kırkkavak köyü sınırları içerisindeki 12.23 hektarlık alanda mermer ocağı izni verildiği öğrenilmiştir” dedi.

 

Köprülü Kanyon Milli Park’ının Antik ve Roma dönemlerinden eserleriyle, endemik hayvan ve bitki faunasıyla, doğal güzellikleriyle nadide bir bölge olduğunu dile getiren Hasan Subaşı, açıklamasını şöyle sürdürdü:

 

“Bu bir vahşettir”

“Köprülü Kanyon Milli Park koruma statüsünde olup, Antik ve Roma dönemlerinden eserleriyle, endemik hayvan ve bitki faunasıyla, doğal güzellikleriyle nadide bir bölge olup ülkemizin sayılı rafting yapılabilen yerlerinden birisidir. Beşkonak ülkemizin sayılı rafting yapılabilen yerlerinden birisidir. Ülkemiz tarihinin en büyük yangınlarından birini yaşamış ve yaralar yeni sarılırken Manavgat’ın yangından kurtulan ve yeşil kalan sayılı bölgelerinden olan Beşkonak bölgesinde mermer ocağına faaliyet izni, ruhsat verilmesi hukukla, kanunla, vicdanla, kamu yararıyla izahı mümkün olmayan bir vahşettir. Daha da vahimi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından ‘ÇED gerekli değildir’ kararı vermesidir. Bu kararın ise izahı mümkün değildir’’

 

Jandarma Korumasında Ağaç Kesimi

Anayasa’nın 169. maddesi uyarınca; ‘Devlet, ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve tedbirleri alır. Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez’ Subaşı, yine Anayasa’yı gerekçe göstererek ‘’Anayasa’nın 56. maddesi uyarınca ‘Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir’ hükmünü hatırlatan Subaşı; ‘’Maalesef Aralık 2021 tarihinde mermer ocağı sahasına giden yoldaki ağaçlar damgalanmış ve saha ilgili firmaya teslim edilmiştir. 300’e yakın ağaç kesilecektir. Bunun üzerine köylüler eylem gerçekleştirmiş ancak jandarma ile halk karşı karşıya gelmiş ve jandarma koruması altında ağaç kesim işlemi gerçekleştirilmiştir’’ dedi. 

 

Anayasal Görevlerinizi Yerine Getirin Çağrısı

Bölge halkı, yaşam ve geçim kaynağı olan bölgenin doğal ve tarihi zenginlerini korumak için canhıraş bir mücadele ile iş makinelerini durdurmaya, ağaç kesimlerini önlemeye çalıştığını aktaran Subaşı “Bakanlığınız, Milli Park havzasına mermer ocağı açılması için ruhsat ve izin vermekte, ÇED incelemesi gerekli değildir kararı vermektedir. Sizleri Anayasal görevlerinizi yerine getirmeye davet ediyoruz.” dedi.

 

Subaşı,son olarak Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’u, Milli Park Havzasında mermer ocağı ruhsatı verilmesi ve ÇED gerekli değildir kararları için Anayasal görevlerini yerine getirmeye çağırdı ve şu soruları yöneltti:

 

1-      Anayasa’nın amir hükümleri madde 56 ve 169 uyarınca, ormanları ve çevreyi korumakla ve geliştirmekle görevli olan Bakanlığınız, bu mermer sahasına hangi gerekçe ile izin, ruhsat vermiştir? Hangi gerekçe ile “ÇED Raporu gerekli değildir” kararı vermiştir?

 

2-      Manavgat, ormanlarını kaybetmiş iken, yangından kurtulan ormanların içinde mermer sahası için ruhsat vermek hangi hukukla,kanunla, vicdanla, kamu yararıyla izahı edilebilir?

 

3-      Bölge halkı yaşam ve geçim kaynağı olan bölgenin doğal ve tarihi zenginlerini korumak mücadele ederken,Bakanlığınızın kayıtsız kalması kabul edilebilir mi?

 

4-      Milli Park koruma statüsünde Köprülü Kanyon havzasındaki bu doğal ve tarihi güzelliklere sahip bölgede mermer ocağı açılması için gerekli izin ve ruhsatlar Bakanlığınız tarafından hangi gerekçe ile verilmiştir?

 

5-      Bu bölgede mermer ocağı için ruhsat ve izin verilen şirket kimdir?

 

 

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.