• imsa
GÜNDEMHaber Girişi : 07 Mart 2021 13:12

Bilirkişi de ‘aykırı’ dedi

Bilirkişi de ‘aykırı’ dedi
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca Kadriye ve Belek halk plajlarını otellere tahsis etmek üzere plan değişikliğine gitmesini hukuka aykırı bulan Serik Sahilleri Komitesi’nin iddialarını Bilirkişi raporu da onayladı. Toplam 88 sayfalık raporda sözkonusu plan d

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca Kadriye ve Belek halk plajlarını otellere tahsis etmek üzere plan değişikliğine gitmesini hukuka aykırı bulan Serik Sahilleri Komitesi’nin iddialarını Bilirkişi raporu da onayladı. Toplam 88 sayfalık raporda sözkonusu plan değişikliğinde kamu yararı olmadığı görüşü bildirildi.

 

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Kadriye ve Belek Halk Plajlarını otellere tahsisi ile ilgili olarak imar plan değişikliğine gitmesinin ardından siyasi parti ilçe başkanları, kanaat önderleri ve STK’lar tarafından  kurulan ‘Serik Sahilleri Komitesi’nin iddialarını destekleyen Bilirkişi raporu ilçede sevinç yarattı. Bu gelişme STK temsilcileri ile birlikte, dava vekili Avukat Rasim Demirkan ve Antalya Mimarlar Odası Avukatı Sevda Mesci’nin de katılımıyla yapılan basın toplantısıyla duyuruldu. Türkiye Değişim Partisi Serik İlçe Başkanı Hasan Çelik  katıldığı toplantıda yapılan açıklamada,  “Bu rapor Serik’e ait günübirlik alanlarla ilgili haklılığımızı ortay koymuştur. Umarız ki, Kültür ve Turizm Bakanlığı yaptığı yanlışı görür ve dava sonucunu beklemeden, Avukatları aracılığı ile idare Mahkemesi Başkanlığı’na, Serik halkı için açtığımız davaları kabul ettiklerine dair dilekçeler vererek yanlışlarından dönerler ve böylece milletimizle barışırlar” denildi.

 

BİLİRKİŞİ’DEN 88 SAYFALIK RAPOR

Mahkemenin tayin ettiği üç kişiden oluşan bilirkişi heyetinin Belek bölgesi için 48,Kadriye bölgesi için 40 sayfadan oluşan raporunu mahkemeye sunduğuna dikkat çekilen açıklamada şunlar dile getirildi; “Serik olarak hep birlikte verdiğimiz günübirlik alanlarla ilgili hukuk mücadelesinde ilk sonuçlar gelmeye başladı. Belek ve Kadriye günübirlik alanlarında yapılan imar plan tadilatlarının iptali istemi ile açılan davada bilirkişilerin hazırladığı rapor mahkemeye sunuldu. Raporda,‘Yapılan Uygulama İmar Planı Değişikliklerinin şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olmadığı kanaatine varılmıştır’ deniliyor.”

 

‘KEŞİFLER YAPILDI’

“Serik STK’lar ve Komite olarak konu ile ilgili olarak, 7 Mayıs 2020 tarihinde Antalya Beşinci İdare Mahkemesi’nde davamızı açmıştık. 29 Aralık 2020 tarihinde de Belek ve Kadriye bölgesindeki elimizden alınan sahillerde Mahkeme heyeti ve şehir plancısı üç bilirkişiden oluşun heyet marifetiyle açtığımız davaların keşiflerinin yapılmasını hep birlikte sağladık.”

 

‘İDDİALARIMIZ TEYİT EDİLDİ’

“Bilirkişi kurulu tarafından mahkemeye sunulan raporların içeriğine baktığımızda, bizim tüm iddialarımızı teyit ettiğini görüyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan, plan tadilatlarının kamu yararına, kıyı kanuna ve konuyla ilgili tüm yasa ve yönetmeliklere aykırı olduğu bu raporla da tespit edilmiş oldu. ”

 

AMASIZ FAKATSIZ BİRLİKTELİK

“Kadriye ve Belek sahillerimizde onlarca yıl öncesinden başlayarak Serik halkına tahsis edilmiş alanların, geçmiş dönemlerdeki Belediye başkanlarının ve yöneticilerinin yaptıkları iddia edilen sudan sebeplere dayalı iddialar bahane edilerek, tüm Serik halkının ve onların yazlıkçı ve günübirlik misafirlerine ait alanların neredeyse beşte üçünü ellerinden almayı amaçlayan, Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm plan tadilatı ile ilgili girişime, siyasi ve parti veya görüş farklılıklarını öne çıkarmadan, planların askıya çıktığı andan itibaren amasız ve fakatsız olarak karşı çıkan, halkımızın haklarını korumak için birlikte hareket eden üç gün içinde 10.000 civarında imza toplayarak Cumhurbaşkanlığına,Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, Antalya Kültür Turizm İl Müdürlüğü’ne gönderen,ilçemizin sivil toplum örgütlerinin başkan ve yöneticilerine, Avukatımız Rasim Demirkan’a, Mimarlar Odası Avukatı Sevda Mesci’ye ve emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Ayrıca aynı süreçte Belediye Başkanı Sayın Enver Aputkan’a önceki dönemlerdeki uygulamaların aksine, halkımızı yapılmak istenen plan tadilatları ile ilgili olarak bilgilendirmek için, ilçemizin her bölgesindeki billboardlara bilgilendirme afişi astırarak bizleri ve halkımızı bilgilendirdiği için teşekkür ederiz.”

 

‘UMUDUMUZU KESMEDİK’

Toplantıda dava vekili Avukat Rasim Demirkan ise  bilirkişi raporları ile ilgili şunları söyledi; “Çıktığımız yoldaki en zorlu ve engebeli parkuru geçtiğimizi düşünüyoruz. Önümüzde daha çok önemli merhaleler var ancak biz, hukuk ve yargıdan asla umudumuzu kesmedik kesmeyeceğiz. Bu rapor Serik’e ait günübirlik alanlarla ilgili haklılığımızı ortay koymuştur. Umarız ki,Kültür ve Turizm Bakanlığı yaptığı bu yanlıştan döner. Ve umarım ki,  tüm alanlarda, planlara uygun yapılan tesislerden halkımızın ücretsiz olarak faydalanmasını ve özel hizmetler,yiyecekler ve benzeri şeylerin de düşük kar marjı ile satılmasını sağlayacak şekilde Serik Belediyesi’nin ve sivil toplum kuruluşlarının, oluşturacakları bir şirket veya kooperatif tarafından işletilmesiyle ilgili bir sistemin kurulması koşulu ile Serik halkına yararına olacak şekilde yeniden planlarlar ve tahsis ederler.”

 

İŞTE RAPORUN SONUÇ BÖLÜMÜ

Mahkeme tarafından tayin edilen bilirkişi heyetinin raporunun sonuç bölümünde plan değişikliğinin hukuka aykırılığı şöyle ifade edildi; “Sonuç olarak tamamen kamusal kullanım yönelik ve açık alan olarak düzenlenmesi gereken sahil şeridinin birinci bölümü ile toplumun yararlanmasına açık olmak şartı ile sınırlı yapılaşma hakkı tanınan sahil şeridinin ikinci 50 metrelik kesiminin turizm tesis alanına dahil edilmesi, emsal hesabına bu alanlarında dahil edilmesi ve bu alanlarda kullanılmayan emsal değerinin sahil şeridinin dışında kullanılması yönündeki düzenlemenin Kıyı Kanununun  ‘Kıyılar,herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır. Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir’ ilkesine aykırı olduğu kanaatine varılmıştır. Yine Turizm Tesis Alanına dahil edilen ve sahil şeridi dışında kalan bölümün ağırlıklı olarak yoğun ağaç dokusuna sahip orman alanı olduğu dikkate alındığında belirlenen yapılaşma yoğunluğunun ve sahil şeridinde kullanılmayan emsal haklarının bu bölüme aktarılmasının mevcut bitki örtüsü üzerinde tahrip edici bir durum ortaya çıkaracağı bu nedenle planlama ilke ve esasları ile kamu yararına aykırı olduğu değerlendirilmektedir. Eşitlik,Hak’çılık ve kamu yararı ilkelerine dayanmayan ve bilimsel, nesnel ve teknik gerekçeleri bulunmayan bu plan değişikliklerinin bir zorunluluktan kaynaklı olarak gerçekleştirilmediği, imar mevzuatında öngörülen imar planı değişiklik gerekçelerini sağlamadığı ve bu nedenle imar mevzuatına ve planlama ilkelerine aykırı olduğu,

Sonuç olarak dava konusu 1/25.000 ölçekli İlave Çevre Düzeni İmar Planı Değişikliği,1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı Değişikliği ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliklerinin belirtilen nedenler ile şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olmadığı kanaatine varmıştır.”

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.