Sendikalar işçinin hakkını korumak için vardır.
Her ne kadar günümüzde sendikaların da bazı hakları ile ilgili yasal düzenlemeler yapılsa da hak haktır ve öyle ya da böyle alınır.
Sendikacılıkta çetrefilli bir iş ve kolu biraz fazla.
Bazen de sendikalar arasında işçilerin hakları noktasında büyük farklılıklar olabiliyor.
İşte Antalyada da tam da bu noktada aynı iş görevi yapan personel arasındaki maaş uçurumu dikkat çekiyor.
19 Nolu iş koluna bağlı Öz Güven-Sen üyeleri 2 bin 700 lira maaş alıyor.
Bu sendikaya bağlı işçi statüsünde çalışanlar sendikanın adından da anlaşılacağı gibi güvenlik görevlisi.
Öz Büro-İş Sendikası dersem ne anlarsınız?
Sendikanın adına bakınca büroda çalışan personelin bağlı bulunduğu sendika gibi algılanıyor.
Algılanması da gayet normal
Peki soru şu
Adından da anlaşılacağı gibi Öz Büro-İş Sendikasında güvenlik personelinin ne işi var?
Yani çeşitli görüşlere bağlı çeşitli güvenlik sendikaları bulunurken neden onlardan bir tanesi değil de Öz Büro-İş Sendikası?
Öz Büro-İş Sendikası da 10 nolu iş koluna bağlı olarak sendikal faaliyetlerini yürütüyor.
Şimdi 10 nolu sendikacılık neymiş bir de ona bakalım
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nu çıkaranlar düşünmüş ve bu sendikanın bağlı olacağı işkolunu da kanunda TİCARET, BÜRO,EĞİTİM VE GÜZEL SANATLAR İŞKOLU şeklinde tanımlamışlar.
Bu işkolu ne yazık ki, sinema, Tiyatro, Müzik, Edebiyat vb. sanat alanların da çalışanların kendileriyle ilgili-ilgisiz bir çok sektörle birarada örgütlenmek zorunda olduğu işkolu.
Bu işkolundaki bazı alanlar ise şöyle: Emniyet Genel Müdürlüğü yardımcı hizmet faaliyetleri, Tarımsal hammaddelerin, canlı hayvanların, tekstil hammaddelerinin ve yarı mamul malların satışı ile ilgili aracılar, Canlı hayvanların toptan ticareti, Atık ve hurda toptan ticareti,Kamyonların kiralanması ve leasingi, Dini kuruluşların faaliyetleri, Ayakkabı boyama hizmetleri, Genel tuvaletlerin işletilmesi faaliyeti, Tanıştırma bürolarının ve evlendirme ajanslarının hizmetleri.
Ne güzel değil mi?
Sanat alanıyla ne kadar ilgili değil mi?
Buna ister torba deyin, ister çorba.
Bu işkolu 20 işkolu içerisinde en kalabalık İşkolu.
Yani her önüne gelene gel vatandaş denilmiş gibi bir durum söz konusu.
Peki burada güvenlik görevlisinin ne işi var?
Öz Güven-iş sendikasına bağlı çalışanlar 2 bin 700 lira maaşla evlerini geçindirmeye çalışırken nasıl oluyor da aynı işi yapan ama Öz Büro-İş Sendikasına bağlı olan güvenlik görevlisi 4 bin 200 lira maaş alabiliyor?
Elbette bir açıklaması vardır bunun ama mantıklı bir açıklaması var mı?
Güvenlik işi ile uzaktan yakından ilgisi olmayan sırf sendika kolunda güzel sanatlar geçiyor diye nasıl bağdaştırıp da Turizm İl Müdürlüğüne bağlı noktalardaki güvelik görevlilerini böyle bir sendikaya üye yapabiliyorlar?
Bu kişiler güvenlik görevlisi
Ne sanatçı ne de büro elemanı
Bu bir kırtasiyecinin hafriyatçılar odasına üye olması gibi bir şey!
Sanırım yeni toplu iş sözleşme görüşmelerinde bu haksızlık giderilir