Mitoloji: Yunan kültürüne ait bir inanç sistemidir. Bu inanç sisteminde çeşitli tanrılar vardır. Bu Tanrılar canları istediği zaman yeryüzünde istediği yerde istediği şekilde deprem, fırtına, yıldırım gibi tabi afetler yapabiliyorlar. Bugünlerde de bazı insanlar aynı mantıkla hareket ederek ABD’NİN sahip olduğu gücü aynı yunan Tanrılarının var olduğuna inanılan güce benzetiyorlar. Mitolojik inanç sistemine sahip olan birisi yeryüzünde meydana gelen her doğal olayı tanrılarından biliyorsa bugünlerde İnsanların bir kısmıYeryüzünde meydana gelen hemen hemen her afette ABD parmağı olduğuna inanmaya başladılar. Dillendirilen kanaat şöyle: ABD ÖYLE BİR GÜCE TEKNOLOJİYE SAHİPKİ İSTEDİĞİ ŞEYİ İSTEDİĞİ YERDE VE ZAMANDA DEPREM YAPAR. K.MARAŞATKİ DEPREMİDE SAHİP OLDUKLARI HAARP TEKNOLOJİSİ ile tetiklediler.
Bugün sizlerle soysal medyada gündem olan ve o platform senin bu platform benim dolaşan ikinci deprem senaryosunu oluşturan, ABD'NİN '2002 MİLLENNİUM CHALLENGE' (BİN YILIN MEYDAN OKUMASI) TATBİKATINI ve depreme sebep olduğu söylenen HAARP TEKNOLOJİSİNİ irdeleyeceğiz.
ABD'NİN '2002 MİLLENNİUM CHALLENGE' (BİN YILIN MEYDAN OKUMASI) TATBİKATI merkezli. Sosyal medyada dolaştığı hali ile senaryo şöyle: Millenium Challenge 2002; ABD Ordusunun “Bin Yılın Meydan Okuması” ismi altında 24 Temmuz 2002’de Lozan’ın yıldönümüne gelen bir tarihte Nevada Çölü’nde icra ettiği 22 gün süren bir tatbikat olarak kayıtlara geçmişti. Tatbikatın senaryosu ise hayli ilginçti çünkü: Hedef ülke, bazı denizyollarını kontrol etmektedir. Bir ada ülkesiyle şiddetli sorunları vardır. Bu ülkede çok büyük bir deprem olur. sivil hükümet depremle mücadele edemez ve kaos durumunda ordu duruma el koyar. Uluslararası yardım çağrısı yapılır. ABD yardımlarının kendi askerleri tarafından yapılmasını şart koyar. Böylece ülkeye girmekte olan ABD askerlerinin miktar ve faaliyetlerinden kuşkulanan hedef ülke ordusuyla ABD ordusu arasında savaş çıkar ve ülke 96 saat içinde işgal edilir. Associated Press’in iddiasına göre ise tatbikat senaryosunda hedef ülkenin Türkiye olduğu bilgisi haberleştirilmişti.(İşin aslı için https://www.aydinlik.com.tr/koseyazisi/binyilin-stratejik-aldatmasi-millennium-challenge-2002-mc02-368694)
Yukarıdaki senaryoları masaya yatırdığımızda gözden kaçan o kadar tutarsızlık var ki. Şimdi bu çelişkileri ve tutarsızlıkları gücümüz oranında irdeleyelim. Birinci tutarsızlık şu: Diyelim ki ABD HAARP teknolojisine sahip ve TÜRKİYE’Yİ işgal etmek istiyor. Böyle bir niyetinin olduğunu sağır sultan başta olmak üzere herkes biliyor. Lakin soru şu: Neden İSTANBUL değil de KAHRAMANMARAŞ?
Eğer amaç TÜRKİYE’Yİ işgalse ve suni deprem yaratma gücüne sahiplerse, en akıllı uyğulama bölgesinin Marmara dolayısı ile İSTANBUL olması lazım. Çünkü İSTANBUL demek TÜRKİYE’NİN kalbi demek. İSTANBUL yıkılırsa TÜRKİYE’Yİ işgal çantada keklik olur. Bu adamlar bu kadar teknolojiye sahip olacaklarda sonrada gidip KAHRAMANMARAŞ’TAMI depremi tetikleyecekler öylemi? Bu tezinize ve iddianıza kargalar bile gülmeye tenezzül etmez.
Bu senaryoyu kuvvetlendiren insanların inanmasını sağlayan diğer bir olay ise ABD gemisinin AKDENİZ’E gelmesi idi. Tatbikat senaryosuna göre 96 saat sonra TÜRKİYE işgal olacaktı. Lakin haftalar geçmesine rağmen hiçbir şey yok. O zaman ABD gemisi neden geldi? Resmi yapılan açıklamalarda NATO üyesi bir ülkeye insani yardım amaçlı olarak gelindiği söylendi. Lakin gözden kaçan ufak bir detay var.Oda şu: Deprem bizimle birlikte SURİYE’DE de etkili oldu. Orada da binlerce insan öldü ve yaralandı.
TÜRKİYE GAZETESİNDEN FUAT UĞUR köşesinde ABD gemisinin TÜRK karasularında değil de ULUSLARARASI DENİZLERDE konumlanmasına emekli kurmay Albay Yusuf Alabarda'nın ilginç sözlerine yer verir. Uğur, "Türkiye Gazetesi Yazarı Yusuf Alabarda’nın tezi bana daha ilginç geldi. Deprem Suriye’nin kuzeyindeki PYD-YPG güçlerini de vurdu. ABD elemanlarını oradan çıkarmak ve ilk tedavilerini yapmak üzere gemiye almak istiyor. İşte bunu nasıl yapacak orası meçhul" dedi. İsterseniz Olaya birde bu pencereden bakın.