• imsa
GÜNDEMHaber Girişi : 17 Şubat 2023 10:21

Depremzedelere yönelik psikolojik destek

Depremzedelere yönelik psikolojik destek
Akdeniz Üniversitesi tarafından depremden etkilenen yetişkin ve çocuklara psikolojik destek hizmeti sunuluyor. Akdeniz Üniversitesi’ne başvuran depremzede ve arama kurtarma ekiplerine Afet ve Travma Polikliniğinde randevusuz hizmet veriliyor.

Akdeniz Üniversitesi tarafından depremden etkilenen yetişkin ve çocuklara psikolojik destek hizmeti sunuluyor. Akdeniz Üniversitesi’ne başvuran depremzede ve arama kurtarma ekiplerine Afet ve Travma Polikliniğinde randevusuz hizmet veriliyor.

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi tarafından tüm Türkiye’yi yasa boğan deprem sonrası Antalya’ya gelen depremzede yetişkin ve çocuklara yönelik Afet ve Travma Polikliniği hizmete açıldı. Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı ve Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Hastalıkları Ana Bilim Dalı bünyesinde hizmet veren poliklinikte randevusuz olarak yapılan tüm başvurulara anında cevap veriliyor. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nin yanında Sağlık, Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığı Psiko-Sosyal Şube Müdürlüğü tarafından da depremden etkilenen çocuk, ergen ve yetişkinlere yönelik randevusuz olarak Psiko-Sosyal Danışmanlık hizmeti sunuluyor.

BELİRTİLER ŞİDDETLİYSE UZMANA BAŞVURUN

Hastane bünyesinde açılan Travma Polikliniğinde yetişkinler, çocuklar ve ergenler için ayrı olarak hizmet verildiğini belirten Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Serhat Nasıroğlu, afet sonrası çocuk ve gençlerde birçok ruhsal belirtin ortaya çıkabileceğini bu durumdan etkilenen çocukların psikiyatrik açıdan bir bozukluğa sahip oldukları anlamına gelmediğini ifade etti. İlk zamanlarda çocukların ruhsal durumlarında değişikliklerin normal olduğunu söyleyen Nasıroğlu belirtilerin azalmadığı, şiddetli olduğu durumlarda ise ruh sağlığı uzmanlarından destek istenmesi gerektiğini söyledi.

YASINI YAŞAMASINA İZİN VERİN

Özellikle bu dönemde görülebilecek belirtilerden bahseden Doç. Dr. Serhat Nasıroğlu, “Okul öncesi dönemde yatak ıslatma, yeni ortaya çıkan korkular, anneye aşırı bağlılık, olayı yeniden canlandırmak, sinirlilik, öfke nöbetleri, aşırı duyarlılık, uyku ve beslenme sorunları olabilirken ergenlerde ise içe çekilme, çevreden kendini soyutlama, riskli davranışlara eğilim, akademik başarıda düşme, okul devamsızlığı, dikkat ve konsantrasyon sorunları, depresyon ve hüzün oluşabilir. Bu belirtilerin bir kısmının ilk günlere olması doğaldır ve bu süreç konusunda çocuğun yaşadığı duygular çocukları konuşulması ve düşüncelerini anlatmasına fırsat verilmelidir.” şeklinde konuştu.       Düşünce ve duygularını anlatmaları için zorlayıcı olmadan teşvik edici ve sabırlı olunması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Serhat Nasıroğlu, “Çocuk sevdiği bir yakını kaybetmiş ise ölümü gizlemeden sevdiği bir kişi tarafından durumu kendisine anlatın aktarın ve sizinle birlikte yasını yaşamasına izin verin.” dedi.

İHTİYAÇ HALİNDE EK POLİKLİNİKLER AÇILABİLİR

Başvuruları Antalya İl Sağlık Müdürlüğü ile koordine şekilde yürüttüklerini ifade eden Doç. Dr. Nasıroğlu, şu ana kadar 36 çocukla bireysel görüşme sağlandığını, barınma ve güvenlik gibi temel ihtiyaçların sağlaması sonrasında başvuruların daha da artacağını, gerekli durumda ek poliklinikler açmayı planladıklarını belirtti. Nasıroğlu, bu alandaki diğer sağlık birimlerinin ve psikososyal destek birimlerinin de hizmet ederek çocuk ruh sağlığı koruma çalışmalarına katkı sağlayacağını sözlerine ekledi.

ARAMA KURTARMA EKİPLERİ DE RANDEVUSUZ BAŞVURABİLİR

Akdeniz Üniversitesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı bünyesinde açılan Afet ve Travma Polikliniğinde  yetişkinler için de ayrı olarak hizmet verildiğini söyleyen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Ali Erdoğan, depremzede vatandaşlara psikosyal yardım almaktan çekinmemeleri bu desteğin hem kendileri hem de çocukların ruhsal sağlığı için önemli olduğunun altını çizdi. Şu ana kadar Afet ve Travma Polikliniğine 100'e yakın depremzedenin başvurduğunu ve kendilerine psikososyal destek sağlandığını ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Ali Erdoğan, depremzedeler kadar deprem bölgesinde görev yapan arama kurtarma ekipleri, sağlık çalışanları, yargı çalışanları, kolluk kuvvetleri gibi meslek gruplarının da travmatik bir süreç yaşadığını ve ruhsal olarak etkilendiğini söyleyerek bu şekilde bölgede görev alan ve ruhsal etkilenme yaşayan kişilere de randevusuz şekilde Afet ve Travma Polikliniğinde hizmet verdiklerini sözlerine ekledi.

BELİRTİLER BİRKAÇ HAFTA İÇİNDE ORTADAN KAYBOLUR

Deprem gibi olağandışı afetlerden sonra çeşitli ruhsal belirtilerin çok sık görüldüğünü söyleyen Dr. Erdoğan, depremi yaşamış kişilerde ilk birkaç haftada aşırı korku, çaresizlik, duygularını hissedememe, ağlayamama ya da sürekli ağlama, depremi sürekli tekrar yaşıyor gibi hissetme, kaygı, uykusuzluk, sinirlilik gibi belirtilerin görülebildiğini ve bunun olağan ruhsal tepkiler olduğunu ifade etti. Dr. Erdoğan, “İlk haftalar görülen uykusuzluk, iştahsızlık, kaygı gibi belirtiler olağandır. Mümkün olduğunca yatıştırıcı ilaç kullanmayın. Bu belirtiler genellikle birkaç hafta içinde kendiliğinden ortadan kaybolacaktır. Özellikle bu dönemde alkol kullanımından kaçının. Sizi rahatlatan hangi aktivite varsa arkadaşlarınızla sohbet etmek, ibadet, doğada bulunmak onu yapmaya çalışın. Deprem sonrası kapalı ortamlara girmekten tedirgin oluyorsanız sevdiğiniz insanlarla bunu yapabilirsiniz Yaşadığınız olayı ve korku hissini bir yakınınızla konuşmaktan çekinmeyin.” şeklinde konuştu.

DEPREMİ HATIRLATAN FOTOĞRAF VE VİDEOLARA MARUZ KALMAYIN

Sosyal medyada, televizyonda travmatize edici görüntülere maruz kalınmaması konusunda uyaran Dr. Erdoğan, “Özellikle sosyal medyada travmatize edici fotoğraf ve videolara maruz kalmayın. Haber almak en doğal hakkınızdır. Ancak bunu güvenilir kaynaklardan ve travmatize edici görüntülere maruz kalmadan sağlayın.” ifadelerini kullandı. Deprem sonrası yakınını kaybeden ya da başka kayıplar yaşayan kişilerin ilk zamanlar yas süreci yaşamasının olağan olduğunun da altını çizen Dr. Erdoğan, “Yas sürecinizi yaşayın. Duygularınızı ifade etmekten çekinmeyin. Yas yaşamak son derece insanı bir tepkidir.” dedi. Dr. Erdoğan ancak yaşamak istememe hali, yoğun alkol ve madde kullanımı yada çevresini tanıyamama, olay sanki hiç olmamış gibi davranma şeklinde gösteren disosiasyon durumu yaşanması halinde ise mutlaka psikiyatrik desteğe başvurulması gerektiğinin altını çizdi.

PSİKO-SOSYAL DANIŞMANLIK BİRİMİ DE HİZMET VERİYOR

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nin yanında Sağlık, Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığı Psiko-Sosyal Şube Müdürlüğü tarafından depremden etkilenen çocuk, ergen ve yetişkinlere yönelik randevusuz olarak Psiko-Sosyal Danışmanlık hizmeti sunuluyor. Ayrıca Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü tarafından sosyal tesislerde kalan depremzedeler için öğretim üyeleri ve bölüm öğrencileri ile birlikte bir destek çalışması başlatıldı.

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.