’ERKEKLERE KADINLARDAN DAHA ZARARLI BİR FİTNE SEBEBİ BIRAKMADIM’’ HADİSİ ÜZERİNE

  • SUR YAPIIIIIII

   ‘Fitne’ kelimesinin Türkçe’de kullanıldığı anlam, Arapça’daki esas anlamından farklıdır. Fitne’ kelimesi, Türkçe’de ‘Azdırma, baştan çıkarma, karışıklık, fesat, arabozan, karıştırıcı… gibi anlamlara gelmektedir. Ancak Arapça’da kelimenin esas anlamı ‘sınamak’ , deneme, imtihan (hayır veya şerle) sınamadır.   Kur’ân-ı Kerîm’de otuz dört ayette fitne kelimesi, yirmi altı ayette de türevleri geçmekte olan Fitne kavramı, Kur’an’da anlam ve kullanış şekilleriyle işaret edilmiştir. Kısaca Fitne Kuran-ı kerimde Allah tarafından kullarına yöneltilen bir imtihan ve sınav çeşitlerini ifade etmek için kullanılmıştır.

   Allah-u Teâlâ indirdiği kitapta hiçbir şekilde değer olarak kadın erkek ayrımı veya üstünlüğü ifade etmediği herkesçe bilinen bir gerçektir. İslam'da hak ve yükümlülükler bakımından erkekle kadın arasında genel olarak fark gözetilmediği bilinmektedir. Nitekim Kur'an insan olma bakımından kadın ve erkeğin eşit olduğunu ifade etmiş(Nisa/1) ve üstünlüğün takvada olduğunu belirtmiştir.(Hucurat /13O).   Hz Muhammet (sav) de onun elçisi ve temsilcisi olduğuna göre onunda (sav) Allah-u Teâlâ’ya muhalif bir şekilde söz söylemesi ve ayrımcılıktan bahsetmesi düşünülemez.(Maide/67)

 

    Kadın konusu Hz. Âdem’den beri insanlığın en büyük sınavlarından birisidir ve öyle Olmaya da devam edecektir. Bu minvalde Allah resulü de bazı hadislerinde kadın fitnesine(sınavına) dikkat çektiği ve Müslüman erkekleri sıkıntıya sokacak bir durum olan kadınlarla alakalı fitneye(sınava) karşı uyardığı bir gerçektir. Nitekim Allah resulü(sav) bir hadisi şerifinde“Benden sonra erkeklere kadınlardan daha zararlı bir fitne (imtihan) sebebi bırakmadım” Buyurmaktadır. (Buhârî Nikâh 17;  Müslim Zikir 97 98. Ayrıca bk. Tirmizî Edeb 31; İbni Mâce Fiten 31) Bu hadisi şerifte yer alan fitne kelimesi mecrasından saptırılarak kadın aleyhtarlığına, kadınların dışlanmasına ve bazı haklarından mahrum edilmesine vardırılacak şekilde yorumlar yapılmıştır. Bu yaklaşımlar sonucunda, gerek içimizde gerekse dışarıda avını bekleyen çakallara gün doğmuş olup, bizleri bizim silahımızla vurmaya başladılar.

    

    Yukarıdaki hadisi şerifi 5n1k yaklaşımı tarzıyla, Müslim, hac,147 de geçen “Ey insanlar! Kadınların haklarına riayet ediniz! Onlara şefkat ve sevgi ile muamele ediniz! Onlar hakkında Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim.”  Bu Hadisi şerifi,  Abdullah b. Ömer’den nakledilen  “Rasûlüllah devrinde hakkımızda ayet iner korkusuyla kadınlarımıza elimizi ve dilimizi uzatmaktan sakınırdık. Rasûlüllah vefat edince, dilimizi ve ellerimizi onlara uzatmaya başladık” (Buhari, Nikâh 80) hadisi ve  kuran-ı Kerimde geçen fitne ayetleriyle analiz edip yorumlamak daha doğru sonuç verecektir.

    Nitekim Kuran'da da mal ve evlatların fitne(sınav) olduğuna dikkat çekilmiştir(Enfal / 28) . Kuran ayetlerinde mal ve evlatların fitne olduğu bildirildiği halde, ayeti tefsir eden hiçbir müfessir mal edinmenin ve evlat sahibi olmanın caiz olmadığı yönünde ya da Azdırma, baştan çıkarma, karışıklık, fesat, arabozan, karıştırıcı kısaca fitne olduğundan dolayı bunlardan uzak kalınması tarzında bir yorum yapmamıştır.     

    İçinde yaşadığı toplumun karakteristik yapısından haberdar olan Allah resulü veda hutbesinde erkeklere kadınlar konusunda fitnelerinin (sınavlarının) çok çetin olduğunu hatırlatmak babında bir mesaj veriyor ve ‘’ Ey insanlar(erkekler)! Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah'tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları, Allah'ın emaneti olarak aldınız’’ Buyurarak erkeklere benden sonra kadınlar konusunda eski cahili adetlerinize dönmeyin, kadınlarınıza eskisi gibi kötü davranmayın buna dikkat edin şeklinde son bir uyarıda bulunuyor. Kadınlarınıza nasıl davranacağınız sizin için bir fitne(sınav) dir. Allah-u Teâlâ’nın onlara verdiği değer gibi sizde ona değer vermeye devam edecek misiniz, yoksa gelenekleriniz Allahın emrine galip mi gelecek?

   Allah resulünün vefatından sonraki gelişmelere baktığımız zaman, vefatının hemen peşinden kademeli olarak insanlar eski adetlerine, kurallarına geri döndüğünü ve kadınlara verilen hakların yavaş yavaş geri alındığı görülecektir.  Bunlar göz önünde bulundurularak hadisi düşündüğümüz de kadınları dışlayıp hor görüp, kadınlarla ilişkileri bütünüyle koparmak yerine, onlarla girişilen ilişkilerde fitne (gönlün meyletmesi-gayrı meşru ilişkiler) tehlikesinin hesaba katılması, ilişkilerin düzeyli olması ve ihtiyatlı davranılması için uyarıldığını göreceğiz.

   Bireysel çıkarlar uğruna Allah Resulünün(sav) hadisi şerifi mecrasından çıkartılıp bilerek veya bilmeyerek yanlış yorumlandığından dolayı, din adına kadına zulüm edilmesinden kaynaklanan sorunlar yüzünden, Müslüman ülkelerin toplumlarının ifsat olduğuna ve ailelerin parçalandığa şahit oluyoruz. Buna rağmen cahili adetlerimizi Allahın yasalarının önüne geçirmeye devam ediyoruz. Allah’ın (cc) kanunlarına saygı duymayan bir toplumun beşeri kanunlardan korkmasını beklemek hayalcilikten başka bir şey değildir.

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.