Gelecek Partisi Kurucusu, Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Başkan Danışmanı Abdullah Teber de zehir zemberek sözlerle partisinden ve tüm görevlerinden istifa ettiğini duyurdu.
Abdullah Teber (Solda) ve Ahmet Davutoğlu
Teber istifa açıklamasında şunları söyledi:
"1980 yılında başlayan iş hayatında, bugün ülkemizi dünya sıralamalarında temsil eden bir iş insanıyım. Liderlik hizmet etmek makamıdır. Ben de buna inanarak , hizmet etmekten, hukuktan, adaletten, yana yolumu hiç bir zaman değiştirmedim şükürler olsun. Adalete olan güvenimizden, inancımızdan ötürü her zaman adaletsizlikle, hukuksuzlukla, liyakatsızlıkla, karşılaşanlarla birlikte yan yana omuz omuza yol aldım. Dinine, diline, milletine, kültürüne, rengine menşeine, bakmaksızın.
Fakat geçirdiğimiz onca zamandan sonra adaletin, liyakatın çok da benimsenmediğine şahit oldum. Aslında en çok karşı çıktıkları, en çok istemediklerinin adalet ve liyakat olduğunu gördüm. Son seçimlerde görüldüğü üzere adam kayırmaca, yandaş besleme, eş, dost, akraba derken liyakatin ve adaletin unutulduğu, emeğin, zamanın, yılların ve onca insanın umutlarının boşa harcandığını gördüm. Kurucular kurulu üyesi olarak, üzerimde seçmene, üyelere, benim gibi düşünen mesai arkadaşlarıma karşı kendimi sorumlu hissederek bazı şeyleri düzeltmek, anlatmak istediğimde Ahmet Davutoğlu'na ulaşamadım.
Onca insana karşı hata yapılmasına izin vermeyeceğimi bilen, adil ve hakkaniyetli olunması konusunda söylemlerim olacağını bilen Genel Başkan, telefonlarıma çıkmadı, toplantı taleplerimi karşılıksız bıraktı. Neticede; insanların kendine olan inancını, beklentisini karşılayamadı, hayal kırıklığına uğrattı. Kendini ve birçok yakınını kurtarma pahasına partiyi ve partiye inananları ve ülkeyi yarı yolda bıraktı. Bizleri milletvekili olmak için mücadele eden kişiler, kendisini de vekillik makamı dağıtan bir mevki olarak gördü. En başından beri bazı arkadaşlarımın ve benim verdiğim desteği, anlamamış, görmemiş.
Teşkilatın en çalışkan neferi kurucu kardeşim Veysi Akay'ın da açıklıkla izah ettiği gibi adil olacağı, liyakatlı davranacağı konusunda, verdiği sözü şimdiden tutamamış ve önce yol arkadaşlarının güven oyunu, sonra da seçmenin oyunu kaybetmiştir. Kuruluşundan bugüne memleketin her yerinden benim için bu partiye mesai, emek ve para harcayan tüm yol arkadaşlarıma hakkınızı bana helal etmenizi istiyorum. Genel başkana olan inancımı kaybettim, adaletli ve liyakatlı bir tutumu olacağına inanmadığımdan dolayı, genel başkan danışmanlığından, parti yönetim kurulu üyeliğinden ve parti üyeliğinden istifa ediyorum."