Doç. Dr. Yusuf MACİT’İN Peygamber efendimizin insanlarla olan iletişimini çok güzel bir şekilde
anlattığı 2004 yılında on dokuz mayıs ilahiyat fakültesi dergisinin 16. Sayısında yayınlanan HZ.
MUHAMMED’İN BAZI İLETİŞİM İLKELERİ adlı tezinden alıntıların sonuncusu olan on dördüncü
ve sonuç bölümüyle devam ediyoruz.
Hz. Muhammed, tarihin belirli bir diliminde, sınırlı bir coğrafyada ve küçük bir toplum içinde
yaşamış; bu süreçte, Peygamberlik misyonu gereği, iletişimin en temel ve en genel öğeleri
açısından, kaynak olarak ilahi mesajı iletmiş; alıcı ve hedef durumundaki muhataplarının
geribildirimlerini dikkate almıştır. Hayatı yoğun bir iletişim süreci içinde geçen Hz. Muhammed,
Allah'ın kendisine gönderdiği mesajlar doğrultusunda tutum ve davranışlar belirlemiş, etkili
iletişim ilkeleri uygulayarak, kendilerine örnek olduğu arkadaşlarına dinin pratiklerini
göstermiştir.
İnsanın kendini ve iletişimine hedef olanları tanıması ve bireysel farklılıkları göz önüne alması,
iletişimde son derece önemlidir. Hz. Muhammed ‘de, gerçekleştirdiği iletişimle, günümüzde geçerli
iletişim ilkelerini başarılı bir şekilde uygulayarak bireysel özelliklere dikkat etmiş; başka bir ifadeyle
kendileriyle iletişim süreci içinde olduğu insanların zihin, algı, bilgi, yaş,beden, irsiyet, çevre vb.
yönlerini sürekli göz önünde bulundurmuştur.
Hz. Muhammed, statü ve rolünü iyi kullanmasını bilmiştir. Çeşitli durumlarda o, örneğin namaz
kıldıran bir imam, verdiği karara uyulan bir hakim, savaşta komutları dinlenen bir komutan ve
insanları bilgilendiren bir eğitimcidir. Bir Peygamber olduğu halde onun, değişik statü ve rolleri
temsil eden bir birey olarak kabul edilmesi, otoritesini ve başarısını yansıtmaktadır. O, bu görevleri
yerine getirirken, hiçbir zaman ideal bir eş, baba, dede ve arkadaş rollerini ihmal etmemiş, yüksek
ahlaki vasıflarından hiçbir şey kaybetmemiştir.
Hz. Muhammed'in gerçekleştirmiş olduğu iletişim, Kur'an esaslarına dayanmıştır. Aslında
o, Allah'a ait bir söz olan Kuran'ın, yaşayan insana dönüşmüş biçimi olmuştur. Bu yönüyle
o, ilahi mesaja uygun, en güzel örnek davranışları sergilemiş; çevresindekilere sık sık ben
de sizin gibi bir insanım diyerek, onların da kendisi gibi olmaları ve örnek bir hayat
yaşamaları gerektiği mesajını vermiştir.