İSRAİLİYYAT İLE MİTOLOJİ ARASINDA TARİHSEL BAKIŞ AÇlSlYLA GÖLGELENEN ASHAB-I KEHF-2

  • imsa

Bugün sizlerle beş bölüme ayırdığımız, yrd. doç. dr. Mustafa ŞENTÜRK’ünBayburt ilahiyat fakültesi öğretim görevliliği zamanında uluslar arası inanç turizmi ve eshab-ı kehf sempozyumun da yaptığı tebliğin ikinci bölümünü paylaşacağız.

 l.KUR' AN' DA ASHAB-IKEHF KISSASI

   Ashab-ı Kehf'in Kur'an'daki anlatımına geçmeden önce, nüzul sebebini hatırla(t)mak yerinde olacaktır. Kaynaklarda anlatıldığına göre, bazı Yahudi ya da -muhtemelen İbn Aşili'un dediği gibi- Hıristiyan din adamlarının yönlendirmesiyle, Kureyşliler Hz. Peygamber' e ilk devirlerde kaybolmuş olan gençler, doğusuyla batısıyla yeryüzünü dolaşmış olan kimse ve ruh hakkında sorular sormuşlar; O da "inşaallah" demeden,-vahiyden bir cevap gelir ümidiyle- sorularına ertesi gün cevap vereceğini söylemiş, ancak on beş gün süresince vahiy gelmeyince, müşrikler sorularına cevap verilmediği gerekçesiyle yaygarayı basmışlardır. Rasülüllah bu durumdan rahatsız olunca da Kehf Süresi ile İsra 17/85. Ayet inmiştir.

   Çalışmamızda Kur' an' da Ashab-ı Kehf kıssasının anlatımını, mağara öncesi ve mağaraya sığınma süreci ile mağaradan çıkış ve mağara sonrası dönemi olmak üzere, iki başlık altında inceleyeceğiz. Sürenin 10-17. Ayetlerinde anlatılan dönemi, -uyanmanın mecaz! anlamıyla- "Birinci 'Uyanış' ve Mağaraya Sığınma", 18-27. ayetlerde anlatılan dönemi ise -uyanmanın gerçek anlamıyla- "İkinci Uyanış ve Mağaradan Çıkış" başlığı altında işleyeceğiz.

  

1.1. Birinci 'Uyanış' ve Mağaraya Sığınma

   Allah'ın varlığına ve birliğine iman ederek,karanlıklardan aydınlığa ulaşan ve böylece -mecazen-: "uyanmış" olan bir grup genç, Allah'tan rahmet ve çıkış yolu talep ederek "dünya karanlığından" "mağara aydınlığına" sığınmışlardır. Bu gençler sığındıkları mağarada Allah tarafından yıllarca uyutulmuşlardır. Mağarada kaldıkları süre içerisinde gençlerin mağaranın genişçe bir yerinde bulundukları ve güneşin onlara "zarar vermeyecek şekilde" mağaranın- içeridekilere göre olsa gerek- sağından doğup mağarayı "makaslayarak" solundan battığı anlaşılmaktadır. Hidayeti tercih eden kimseye Allah'ın hidayet ettiği, sapmayı tercih eden kimse için ise hidayete götürecek dost ve rehber bulunmadığı belirtilerek; bu durumun -zımnen- hidayete erenler için Allah'ın mucizelerinden biri olduğu belirtilmektedir.Ayrıca muhtemelen çürümeye karşı, gençlerin uykudayken sağa sola çevrildikleri,köpeklerinin de mağaranın eşiğinde uzandığı ve dışarıdan bakanların onları uykuda zannederek, onlardan uzak duracağı·ve böylece korundukları anlatılmaktadır.  Sonraki dönemlerde mağara arkadaşlarının kaç kişi olduklarını tartışan kimselerin (İbn Keslr, 2000: IX/125-126; Elmalılı, trs.: V/3243-3244), gençlerin mağarada 300 ya da -hicri takvime göre (İbn Keslr, 2000: IX/125- 126)- 309 yıl kaldıklarını ileri sürmelerine rağmen; bu konudaki mutlak bilginin gayb bilgisine sahip olan Allah'ın elinde olduğu ifade edilmiştir.

   Hz. Peygamber'in hicret esnasında sığındığı Sevr Mağarası'nda yol arkadaşı Hz. Ebu Bekr'e (ra) "üzülme Allah bizimle beraberdir" (Tevbe 9/40) demesi gibi,Allah kıyam ettikten sonra sığındıkları mağarada gençlerle "beraber" olmuş ve onlara "rahmet ve kolaylık" ihsan etmiştir. Mağara, kendisine sığınan gençlerin önce uzleti!Hıra'sı, sonra da hicreti/Sevr'i/Medine'si olmuştur. Mağaraya sığınmaları, zamana karşı "ümmileşerek", "yaşadıklarıçağın (b )ağlarından kurtulup,zihnen, fiilen ve ruhen arınmalarının" (Kaplan,2012: web) göstergesi olmuştur. Dünya karanlığına karşın mağara aydınlığına sığınan gençler,daralan dünyaya karşı genişleyen bir mağara bulmuşlardır (Halid!,2005: II/53-54).

   Ashab-ı Kehf'in mağaraları genişlemeye ve aydınlatmaya devam etmektedir. Onlar gibiyaşadığımız dünyanın darlığından ve karanlığından şikâyet eden ve Allah'tan rahmet ve hidayet bilinci isteyen kimselerin kendilerine "mağara(lar)"edinmeleri gerekmektedir. Başka bir ifadeyle mağara arkadaşı olmak, yaşanmış ve bitmişbir süreç değildir ve küfür, şirkve zulüm bombardımanından koruyacak "sığınaklar"edinmek halen gerekli olan ve olacak bir süreçtir. (ikinci bölüm sonu)

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.