Fethin ne anlama geldiğini anlamak fethin özdeki ruhunu anlamayla başlar. Bazen fetih, insanlık için faydalı olan bir şeyin elde edilmesiyle olurken, bazen de elde olanın insanların hayrına kullanmayı önlemeye çalışılmasına karşı durarak elde edilen başarıyla olur. 1453 yılında bütün o günün gelişmiş şartlarına rağmen İstanbulun fethedilmesi ne kadar önemliyse;bugün de dünyayı köleleştirmeye çalışan şeytani akla karşı koyabilecek tek güç olan ülkemizi ayakta tutabilmek de o kadar önemlidir.
Bütün şer güçlerin bir araya gelip içimizdeki bazı kuklaları harekete geçirmeleri ve onlar aracılığıyla söylemleri sanki kulaklarımıza hoş bir tını bırakıyormuş gibi olsa da dikkatle baktığımızda aslında yapmak istediklerinin ülkemizin hayrına olmadığını görürüz.
Herkesin olduğu gibi bugünkü iktidarında yanlışları var mıdır? Elbette vardır. Eğer devlet kendi istihbaratına yaptıramadığını çetelere ve mafyaya yaptırmaya kalkmışsa başlı başına bir hatadır. Çünkü şunu unutmamalıyız ki bugün menfaati gereği devlete çalışıyormuş gibi görünen çete ve mafyalar yarın daha çok verene hizmet edeceği aşikârdır. Öyleyse devletin gücüne güç katmak istiyorsanız devletin kendi elinden çıkan işlerin önemini kavramalıyız. Lakin halkın idareyi anlaması için gerekli iletişim mekanizmalarını doğru kurması lazımdır. Bununla birlikte halkın kendi içerisindeki menfaatperest olmayan kesimlerin uyarılarını ve aynı zamanda tavsiyelerini dikkate almak zorundadır.
Bugün siyasi beceriksizler başkanlık adaylığını açıklıyorsa,reisin etrafındaki toplumdan gelen talepleri yerli yerince ulaştırmayan dalkavukları değil de ülkesi için canla başla çalışan kişiler hedef alınıyorsa, birileri ülke dışına çıkıp sahte izlenilirlik rakamlarıyla ülkeyi salladığını zannedecek kadar gaza getiriliyorsa, devletin bakanının sosyal medyada yeterli olarak sesi çıkarılmıyorsa, toplum olarak bizlerin devlet için neler yapmamız gerektiğinin bilincine varmak zorundayız.
Bu arada şunu anladım ki sadece eğitimde ve üretimde eksik kalan bir devlet yokmuş, kendini ifade etmekte yetersiz kalan sosyal medya ekibi ve idarecileri de varmış. Bu eksikliklere çözüm üretmek için neler yapılması gerektiğini düşünmenin vakti geçmektedir. Dün atamız Fatih Sultan Mehmet İstanbulu feth etmişti peki bizim bugün yapacağımız fetih nasıl olacak diye düşünecek olursak acizane görüşüm şudur.
Birlik ve beraberliğini bozmayan bir toplum, ahlak ve adalet çerçevesi içerisinde idare edilen bir devlet, geçmişini hakir görmekten kurtulmuş tarihini doğru bilen bir gençlik, şeytani aklın hesaplarını bozar. Dünyaya ve insanlığa huzur ve adalet getirmede örnek bir nesil, dünyanın fethi için yeterlidir. Bugün fethedilecek yer, İstanbul surlarının arkasında değildir. Bugün feth etmemiz gereken, insanların zihnindeki esaret surlarının arkasındaki insanlıktır. Ne mutlu bunu görüp bunun için mücadele eden cesur yüreklere...