15 Temmuzla ilgili birçok şey yazılabilir ama 15 Temmuza giden yolların taşlarını kimlerin nasıl döşediğini bilmek 15 Temmuzların önlenmesi için en güzel yoldur. Tüm şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum.
Yine güncel bir konu: Kurban ibadetini yapmak için Müslümanların kurbanlık seçme ve kurbanlıklarını alma çabaları bugünlerde artmış vaziyette. Bu haftaki yazı için erkenden kurbandan bahsetmek niye diye düşünebilirsiniz. Tabii ki şimdiden milletimizin kurban bayramını tebrik etmek de mümkün ama benim asıl amacım satır arasındaki bir konuya dikkat çekmek içindi.
Özellikle dişi büyükbaş hayvanları isimlendirirken yavrusu olmayanlara düve denir, yavru ya kalmış olanlara da inek denir. İneğin yavrusuna sıpa diyen, sosyal hayattan ve hayatın gerçeklerinden kopuk bir nesil yetiştirmenin yöntemi olarak neler yapıldı bilemiyorum. Ama gözden kaçıp zihnimizden kaçmayan bir konuya dikkat çekmek istediğim için, böyle bir giriş yapma ihtiyacı duydum.
Aile ve sosyal hizmetler bakanının ismi olan, üniversitelerle ilgili bir görselde kadın dostu kampüsler başlığının altında, kadın öğrencilerin yaşadığı sorunlara duyarlı ve çözüm üreten bir üniversite anlayışını hakim kılacağız yazdığını gördüm. İyi de bu satırlarda ne gibi bir yanlışlık var, olası sorunlara çözüm aranan bir üniversite anlayışı ortaya konuluyor diye düşünebilirsiniz. Buradan problemlere aranan çözüm yerine üniversitedeki kız öğrencilerimizin tamamının kadın olarak adlandırılması ve bunun bakanlık aracılığıyla topluma kabullendirilmesi gibi büyük bir yanlışın altına imza atıldığı ortadadır. Toplumumuzda kadın ifadesi evlenmiş çoluk çocuğa sahip Hanımlar olarak bilinir ve öyle kabul edilir. Hiç evlenmemiş hanımlara da toplumumuzda kız ifadesi kullanılır.
Daha üniversitedeki kızlarımızın üniversite hayatlarının başında kadın olarak adlandırılması ve hatta bu bir basamak daha ileriye gidilerek, lise ve ilkokul seviyesinde ki kızlarımızın da kadın olarak adlandırılmasına önayak olması için olabilir mi acaba. Bu hal zihnimizde artık kızlık olgusunun ortadan kalkmasına sebep olacak zeminleri hazırlamak için kullanılan ve bunu da aile Bakanlığının eliyle topluma kabul ettirebilmek için yapılmış bir çaba değilse bu algının düzeltilmesi için bakanlığın bir an önce harekete geçmesi gerekmektedir.
Feminist güruhun baskılarına boyun eğerek kızlarımızı da kadın statüsünde görüp, artık kızlık olgusunun ortadan kalktığını kabul eden bir anlayışı bakanlık aracılığı ile yaymak bu topluma yapılabilecek bana göre en büyük yanlıştır.
Hayvanlarda bile yavrusu olan ile hiç yavrusu olmayanların adı farklı bilinirken insanların hanımlarının küçük yaştakiler dahil tamamına kadın denilmesi manidardır. Bakanlığın bu hareketi dolaylı yollardan toplumumuzun zihnindeki kız olgusunu kaldırma çabası olarak algılanmaktadır. Eğer bakanlığın bu paylaşımı kasıtlı ise kendi adıma kınıyorum, bir yanlışlık yapılmış ise düzeltilmesini talep ediyorum.