Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne yönelik soruşturmada gizli tanık S.S.'nin ifadesinde geçen iddialar sonrası Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde görev yapan 3 emniyet müdürü gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan kamu görevlilerinin Ayhan Bora Kaplan'ı yaka paça gözaltına alan kişiler oldukları iddia edildi.
Ayhan Bora Kaplan suç örgütüyle ilgili devam eden soruşturma, Türkiye gündeminin baş sırasına yerleşti. Gizli tanığın hükümete kumpas kurulacağı iddiası üzerine derinleştirilen soruşturmada daha önce açığa alınan 3 polis müdürü gözaltına alındı. Gözaltına alınan polislerle ilgili dikkat çeken bir iddia ortaya atıldı.
AYHAN BORA KAPLAN'I GÖZALTINA ALDIKLARI ORTAYA ÇIKTI
Gazeteci İsmail Saymaz, sosyal medya hesabı X'den yaptığı paylaşımda Ankara Cumhuriyet Savcılığı'nın Ayhan Bora Kaplan soruşturması kapsamında gözaltına alındığını açıkladığı 4 kamu görevlisinden 3'ünün Ayhan Bora Kaplan'ı Ankara Esenboğa Havalimanı girişinde gözaltına alan polisler olduğunu öne sürdü. Saymaz daha sonra Sözcü TV'deki yayında olayın ayrıntılarıyla ilgili bilgi verdi.
Saymaz, hesabından yaptığı paylaşımda "Ayhan Bora Kaplan'ı gözaltına alan bu üçlü; Organize Şube'den sorumlu Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çetin (Ayaktaki takım elbiseli), Organize Şube Müdür Yardımcısı Şevket Demircan (yeşil tişörtlü) ve Komiser Ufuk Gültekin (beyazlı) gözaltına alındı" ifadelerini kullandı.
Soruşturma sürecinde 3 polis müdürüyle bir komiserin evinde dün arama yapıldı. Aramalarda bazı dijital materyallere el konuldu. Başsavcılık, 4 isim hakkında gözaltı kararı verdi ve şüpheliler gözaltına alındı.
Başsavcılıktan yapılan yazılı açıklamada, "Gizli tanık S.S'nin ifadesinde geçen iddialarla ilgili Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde görev yapan 4 kamu görevlisi hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımızca gözaltı kararı verilmiş olup, gözaltı kararı icra edilmiştir. Soruşturma işlemleri titizlikle yürütülmektedir." ifadeleri yer aldı.
Ayhan Bora Kaplan soruşturması, emniyet, yargı ve siyasette farklı iddiaların da ortaya atıldığı bir görünüm kazandı. Soruşturmada "M7" koduyla, gizli tanık yapıldıktan sonra serbest bırakılan ve yurt dışına kaçan Serdar Sertçelik kendisinden bazı kişilerin adını vermesinin istendiğini öne sürerek AK Parti ve MHP'ye yönelik bir kumpas kurulduğunu söyledi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, soruşturma hakkında yaptığı konuşmada, "Yargımıza güvenelim. Cumhuriyet savcılarımız her türlü iddiayı en ince ayrıntısına, detayına kadar inceler, araştırır, soruşturur ve yargının önüne getirir. Bu anlamda hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bu konuda yargımıza güvenelim. Tarafsız, bağımsız yargımız, sıfatı ne olursa olsun suç işleyenin, yanlış yapanın üzerine gidecektir" ifadelerini kullanmıştı.