TÜİK tarafından açıklanan enflasyon verilerine değinen Eğitim Bir Sen Antalya Şube Başkanı Eyüp Bülent Miran, kamu görevlilerinin alım gücünün düştüğünü, çalışanların enflasyona ezdirilmemesi gerektiğini söyledi.
TÜİK tarafından açıklanan enflasyon verilerine değinen Eğitim Bir Sen Antalya Şube Başkanı Eyüp Bülent Miran, kamu görevlilerinin alım gücünün düştüğünü, çalışanların enflasyona ezdirilmemesi gerektiğini söyledi.
Enflasyon farkı telafi edemedi
Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) açıkladığı yüzde 61,14lük enflasyon oranına temas eden Eğitim Bir Sen Antalya Şube Başkanı Eyüp Bülent Miran, hayat pahalılığı nedeniyle kamu görevlilerinin alım gücünün azaldığını kaydetti. Miran, Enflasyondaki bu anormal tırmanış maaşları eritiyor, alım gücünü düşürüyor, geçim sıkıntısını artırıyor. TÜİK tarafından açıklanan Mart ayı enflasyon oranı yüzde 5,46, yıllık enflasyon yüzde 61,14 ve Mart ayı itibarıyla enflasyon farkı ise yüzde 14,23 olarak gerçekleşti. 6. Dönem Toplu Sözleşmede alım gücünü korumak için hükme bağladığımız enflasyon farkı bile bu enflasyonist ortamda kayıpları telafi etmeye yetmiyor. Sendika olarak hükûmetten beklentimiz, enflasyonun durdurulması ve geriletilmesi, eşel mobil sistemi gibi ek tedbirlerle alım gücünün korunması, alım gücünü artıracak maaş iyileştirmelerinin yapılması, başta kamu görevlilerimiz ve sabit gelirliler olmak üzere, çalışanların enflasyona ezdirilmemesidir dedi.
Toplu Sözleşme Kanunu değişmeli
Öte yandan çeyrek asırdan fazla bir süredir yürürlükte olan 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununun 6 milyon kamu görevlisinin beklentilerini karşılayacak, sorunları çözecek ve haklarını koruyacak yetkinlikte olmadığını da hatırlatan Miran bu konuda şunları söyledi: 4688 sayılı kanun tamamlanmalı,olgunlaştırılmalı, geliştirilmelidir. Mevcut mevzuatla daha fazla ilerlemek mümkün değil. Biz diyoruz ki, gelin bu yasayı da masayı da daha hakkaniyetli,daha yetkin hâle getirelim. Süreci de sonucu da adil olsun, kamu işvereninin de kamu görevlisinin de içine sinsin. Sendika olarak diyoruz ki Toplu sözleşmenin kapsamını genişletilmeli. Hakem heyetinin yapısını değiştirilmeli, adil kararlar verebilecek tarafsızlığa kavuşmalıdır. Yine tecrübelerimiz gösteriyor ki, grevsiz pazarlık, toplu sözleşmenin ruhuna uygun değil. Kamu görevlisinin elini zayıflatan bu durum değişmeli, grev hakkı verilmelidir. Sendikalı olmayı teşvik etmeyen, yetkili sendika üyesi olmayı da önemsizleştiren bu sendikal düzen değişmeli, dayanışma aidatı mutlaka kanuna girmelidir. Toplu sözleşmenin süresi, süreci, işleyişi adil ve eşit şartlarda bir pazarlığı mümkün kılacak şekilde değişmelidir. Örgütlenme özgürlüğünün önündeki engeller kaldırılmalı,sendikal özgürlükleri engellenen kamu görevlilerinin önü açılmalı, emeklilerin sendika üyesi olma hakkı tanınmalıdır. Toplu sözleşmenin özerkliği teminat altına alınmalı, toplu sözleşme hükümlerinin tam ve eksiksiz uygulanmasını sağlayacak tedbirler alınmalıdır.