• imsa
SİYASETHaber Girişi : 29 Nisan 2024 15:54

Önce Bombaladı Sonra İstifa Etti

Önce Bombaladı Sonra İstifa Etti

İYİ Parti Kurucular Kurulu Üyesi Musa Ertugan zehir zemberek bir açıklama ile partisinden istifa etti. Ertugan, "Yanlış bildiğin yolda herkes ile yürüyeceğine, doğru bildiğin yolda az kişiyle yürümek daha iyidir; daha hayırlıdır" dedi.

SÖZÜNDE DURMAYAN GENEL BAŞKAN

İYİ Parti eski Genel Başkanı Meral Akşener'i hedef tahtasına koyan Ertugan, "ski Genel Başkan Meral Akşener,  bugüne kadar yaptığı ve önceden hazırlanmış, ancak çok kötü sunulan, inandırıcı olmayan bir tiyatroyu sergilemiş ve İyi Parti’ye gönül veren, hizmet eden milyonlarca cesur yürekli insanın umutlarını pazarlayarak izletmiştir.Sözünde durmayan, adaleti kendi partisinin içinde uygulamayan, yapılan usulsüzlüklere itiraz eden kurucu üyelerini ihraç etmeye çalışan ya da ihraç ettiren bir genel başkandan bu ülkeye umut olmasını beklemek körlüktür" ifadelerini kullandı.

İYİ PARTİ MELANET BİR PROJE

Gerçekleştirilen kurultay sonrasında İYİ Parti Genel Başkanlığına Müsavat Dervişoğlu seçilirken Ertugan, "Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin ‘İYİ Parti melanet bir proje’ sözünün ne kadar doğru olduğu bugün kanıtlanmış oldu.Partinin son değişimden sonra herhangi bir başarıya ulaşacağına inanmıyorum. Yüzde 20’nin üzerine çıkan İyi Parti’yi bugün yüzde 3.77'lere düşürenlerle aynı safta yer almam mümkün değildir. Halktan kopan, halka rağmen yürütülen siyaset asla başarıya ulaşmayacaktır. Bugün uğruna yıllardır canla başla emek verdiğim, İyi Parti’den tüm aile fertlerim ve yol arkadaşlarımla birlikte istifa ettiğimi kamuoyuna açıklıyorum" şeklinde konuştu.

MERAL AKŞENER'E HAKKINI HELAL ETMEDİ

Meral Akşener, Tuncer Akşener ve Fatih Akşener hariç herkese hakkını hela eden Musa Ertugan, "Siyasetteki koltuk ve makam sahipleri,  siyaset yaptıkları insanları, kendileri gibi düşünmek zorunda bırakmış, kendileri ile beraber hareket edecek, her istediklerine evet diyecek, eleştirmeyecek, karşılarında fikirlerini bile beyan etmeyecek, önlerinde el pençe hazır ol vaziyette duracak, omurgasız insanları çok severler ve tercih ederler. Onlar gibi düşünmeyen, eleştiren, yaptıkları işleri sorgulayanları aralarında istemezler. Onlara muhalif kimliği biçerek ötekileştirmeye başlarlar.   Kendileri lehine kontrol edemeyecekleri insanlar; gün gelip bir gün, parti içinde bir yerlere talip olduklarında, sanki kendilerinden başka birilerinin bir göreve talip olması gibi doğal bir hakkı yokmuş gibi;  sözde demokrasilerini rafa kaldırmaktan, o insanları yok etmek için ellerindeki gücü kullanmaktan asla tereddüt etmezler.  “Dİik Duruş” sergilemenin iki türlü sonucu vardır.  Ya kazanırsın, ya kaybedersin!… Tabi kaybetmeyi göze alacak baba yiğit varsa!.. " açıklamasında bulundu.

HAYALLERİ ZAPTURAPT ALTINA ALMAK İSTEDİLER

"Bırakmasını bilmeyenler, sonuçta siyasi mefta olarak siyaset mezarlığında yerlerini bulacaklardır" diyen Musa Ertugan açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Her şeyin bir zamanı var. Zaman gelir, değişim sizi alır götürür. Geriye eğer bırakmışsanız hoş bir sedanız kalır.  Haklıdan yana değil, güçlüden yana olanlar korkak ve kaypak olurlar. Güç merkezi değiştikçe dönerler, fırıldak olurlar. Aslında siyaset bir gruba dahil olmak değil; asil bir duk duruşa sahip olmaktır. 2015 ile 2024 tarihleri arasında zor günlerde birlikte inanarak, emek vererek, başkanlığını yaptığım  Milliyetçi Meslek Adamları Yönetici ve Üyeleri olmak üzere, Türkiye’nin her yanından inanmış, emek vermiş olan ve bugün  İYİ Parti’de olsun olmasın o günden bugüne tüm yol arkadaşlarımızla zor günlerde beraber olmaktan onur duyuyorum. İnsanların umutlarını, hayallerini, hedeflerini Zapturapt altına almaya çalışan kişilerden olmayıp, bizlere inanan cesur yüreklilerle birlikte yol yürüdüğüm için de gurur duyuyorum. Biz yanlış kişiyle doğru bir yola çıkıp, yanlış kişiye inanmışız. Bu zor ve çileli süreçte o günkü emektarlarımızı ve kurucularımızı görmezden gelen, umursamayan ve fakat verilen emeklerin üzerinde oturup  yol arkadaşlarını yolda bulduklarına değişen, kurucuları ihraç etmeye çalışan bir genel başkanla karşılaştık."