İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, TBMM’de Orman Kanunu’nda yapılan değişiklerle ilgili Kanun Teklifini sert bir dille eleştirdi.
İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, TBMM’de Orman Kanunu’nda yapılan değişiklerle ilgili Kanun Teklifini sert bir dille eleştirdi.
Subaşı; “Phaselis Antik Kenti'ni de Antalya olarak korumakta kararlıyız. Ben buradan Phaselis'ten elinizi çekin” dedi.
İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı,422 sıra sayılı -Orman Kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik öngören- 8'inci maddesi hakkında İYİ Parti’nin görüşlerini açıkladı. Subaşı, Yasa teklifinde ormanları koruyan hükümlerin olmamasını eleştirerek, “Antalya'da ormanlarımızda serbestçe faaliyet gösteren maden ocakları ve taş ocakları yüzünden orman varlığımızın önemli bir bölümünü kaybediyoruz” dedi. Subaşı, Phaselis’de yaşanan kanunsuz uygulamaları da eleştirerek, “Phaselis Antik Kenti'ni de Antalya olarak korumakta kararlıyız. Ben buradan Phaselis'ten elinizi çekin” diye konuştu.
Hasan Subaşı, konuşmasına hükümetim orman politikasını eleştirerek başladı ve “Hükûmetin, iktidarın, tarıma, hayvancılığa önem vermediğini biliyoruz. Bugün artık insanlarımız ekmek kuyruklarındadır, tarım ve hayvancılık da artık yok sayılmaktadır, yine ormanlarımıza da değer verilmediği aşikârdır. Onun için, iktidar, 2018 yılında önem vermediği iki konuyu, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığını birleştirmiş, Tarım ve OrmanBakanlığı hâline getirmiş ve ‘İki yarımdan bir bütün elde edelim’ mantığını gütmüştür. Oysa bizim hem orman varlığımız hem de arazi varlığımız bu vatan parçasının en önemli değerleridir. Bu çok değerli arazi varlığımıza ve orman varlığımıza gerekli özeni göstermek zorundayız” dedi.
Ormanları koruma çabası yok
Söz konusu Kanun teklifinde orman varlığımızı korumaya dönük bir tek hükme rastlamadıklarına dikkat çeken Hasan Subaşı, Antalya'da, geçen yıl yaşanan orman yangınları nedeniyle Gündoğmuş, Manavgat ve Alanya'da neredeyse varlığımızın yüzde 48'ini kaybetmiş olduğunu belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü:
Orman varlığımızı kaybediyoruz
“İhmaller nedeniyle yeterli donanım olmaması, helikopter ve uçağımızın olmaması nedeniyle yangınları söndürmek için gerekli önlemler maalesef alınamamıştı. Öte yandan Antalya'da ormanlarımızda serbestçe faaliyet gösteren maden ocakları ve taş ocakları yüzünden yine orman varlığımızın önemli bir bölümünü kaybediyoruz. Bu fotoğrafta da görüldüğü gibi, güzel bir orman tepesinde 20'ye yakın taş ocağı neredeyse orman varlığının yarısını kaplamış ve gerçekten bunları rehabilite etmek de son derece zorlaşmıştır. Bir de böyle önemli bir tahribat yaşamaktayız”
Phaselis Antik Kenti'nde tehlike çanları çalıyor
İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, konuşmasının son bölümünde Phaselis Antik Kenti'nde oynanan oyuna dikkat çekti. Bir yanda Orman varlığımızı tahrip ederken, sıranın yine ormanlarımız içinde çok değerli koylarımıza geldiğini söyleyen Subaşı, “Hatta antik kentlerimizde de otel yapılmak istenmiş ve halkın tepkileri nedeniyle geri adım atmışlarsa da yine yeni ve daha büyük oyunlar oynanıyor” dedi.
Sözde Kıyı Yolu Düzenlemesi!..
Dünya güzeli, dünya mirası, üç bin yıllık Phaselisis Antik Kenti'nde, çivi daha çakmanın yasak olduğu birinci derece doğal sit alanında ‘kıyı yolu düzenlemesi’ adı altında, koruma kurulundan alınmış izin nedeniyle 85 bin metrekarelik tesisin yapımına başlandığına dikkat çeken Hasan Subaşı, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Phaselis Koylarında, alanında yapılmakta olan tesisler birinci derece koruma alanında ve maalesef 6863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nun 65'inci maddesinin amir hükmüne rağmen fiziki müdahale bile iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasını öngörürken bu inşaata, bu tesislere 30 Ocak 2023 tarihinde alelacele yapılmış bir ihaleyle başlamıştır. Mimar ve mühendis odaları gerekli davayı açmış ve halkın duyarlılığıyla, bu konuda başlayan tepkilerle Antalya bundan haberdar olmuştur ama inşaatlar da hâlen böyle bir yasa hükmüne rağmen devam etmektedir. Tabii, bu inşaatlar yapılırken antik kentin kalıntıları büyük ölçüde zarar görmekte, yine ‘Caretta’ların yuvaları da önemli ölçüde zarar görmektedir. Phaselis Antik Kenti'ni de Antalya olarak korumakta kararlıyız. Ben buradan Phaselis'ten elinizi çekin”