RAHMÂN’IN MÜMİN KULLARI

  • SUR YAPIIIIIII

Rabbimiz, bizlere Yüce bir Kitap indirdi. Örnek bir Peygamber gönderdi. İnsanca bir hayatı, mümince bir duruşu Kitabında ve Resûlü’nün örnekliğinde bizlere öğretti. Geliniz, bugünkü konumuzda Kur’an-ı Kerim’in tanıttığı ve Peygamberimizin örnek yaşantısıyla gösterdiği bir müminin vasıflarını hep birlikte bir kez daha hatırlayalım.

Mümin, Allah’ın varlığına ve birliğine gönülden iman eden kişidir. Allah’ın meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini; ahireti, kaderi,  Muhammed Mustafa (s.a.s)’in Allah katından getirdiklerini tereddütsüz tasdik edendir. Peygamberinin örnek ahlakını hayata dönüştürendir mümin.

Kur’an’da bizlere takdim edilen müminler, yaratılış gaye ve hikmetinin farkında olanlardır. Gördüklerine duyduklarına, yaşadıklarına tefekkür, tezekkür ve ibret nazarıyla bakanlardır. Kulluk ve ibadet bilinciyle yaşayanlardır. Namazlarını, şuur ve huşuyla eda ederek, miraç bilenlerdir. Zekâtı sırf Allah rızası için, gönülden verenlerdir. Oruçlarını kötülüklere kalkan kılanlardır.

Rahmân’ın has kullarıdır müminler. Kalpleri, Allah’ı hamd ve zikirle mutmain olur. O’nun ismi anıldığında yürekten, derin bir saygı duyarlar. Allah’ın âyetlerine, emir ve yasaklarına kör ve sağır kesilmezler. Bütün bunları doğru anlamaya, en güzel şekilde yaşamaya gayret gösterirler.

Tevazu sahibidir müminler. Kibirlenmezler. Gururlanmazlar. Üstünlük taslamazlar. Vakurdurlar. Dünya ve âhiretlerine faydası olmayan boş söz, tavır ve tutumlardan uzak dururlar. Cahillerin sataşmasına sadece “selâm!” diyerek karşılık verirler.

Tevekkül ehlidir müminler. Sadece Allah’a dayanıp güvenirler. Sadece O’ndan yardım isterler. Hata ve günahlarına tövbe ederler. Yanlışlarını bilerek, ısrarla sürdürmezler. Her daim sabrı kuşanırlar. Zorluk ve musibetler karşısında yılmazlar, ümitlerini yitirmezler. Hayatın bir imtihan olduğu bilinciyle,

 “Biz her şeyimizle Allah’a aidiz ve O’na döneceğiz.” diyerek teslimiyet ve metanetlerini dile getirirler. Öfkelerini yenerler. Kendilerine yapılan kötülükleri affederler.

Müminler, doğruluğu, sadakati kendilerine şiar edinirler. Yalandan, yalancı şahitlikten, aldatmadan kaçınırlar. Verdikleri sözden kesinlikle dönmezler. Emanete asla ihanet etmezler. Hak ve hukuktan ayrılmazlar. İffet ve haysiyetlerini korurlar. İnsanca bir yaşam uğrunda mücadeleden bir an olsun geri durmazlar. Yoklukta ve varlıkta Allah yolunda hiçbir fedakârlıktan kaçınmazlar.

Birbirlerinin dostları ve kardeşleridir müminler. Birbirlerini yalnızlığa terk etmezler. Başkalarının kötülüğünü istemezler. Şerde değil, hayırda yarışırlar. Kötülükte değil, iyilikte yardımlaşırlar. Şefkat ve merhameti elden bırakmazlar. Zulme, şiddete, vahşete geçit vermezler. Birbirlerinin saygınlığına gölge düşürmezler, hadlerini aşmazlar. Hiçbir zaman itidalden ayrılmazlar. Nazargâh-ı İlahî olan gönlü incitmezler. Hele hele Allah’ın mükerrem ve haram kıldığı bir cana asla kıymazlar.

İşte bütün bunlar, Rabbimizin Yüce Kitabında haber verdiği mümin kullarının vasıflarıdır. Bu güzelliklere sahip olanlara ne bir korku vardır ne de bir hüzün. Onlar, Allah’ın sonsuz mağfiretine ve ebedi cennetine ulaşacaklardır. Orada hürmet ve selamla karşılanacaklardır. İkramların en güzeliyle ağırlanacaklardır.

Ne mutlu Rahmân’ın has kullarına! Ne mutlu yaratılış gaye ve hikmetine uygun yaşayarak Allah’ın rızasını kazananlara! Ne mutlu yolu huzura çıkanlara! Ne mutlu fâni âlemi bâki bir kazanca dönüştürenlere!

Yüce Rabbimiz, hepimizi sevdiği ve razı olduğu kullarından eylesin.  …AMİN….

Etiketler : köşe
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.