Birden Parlayıp Arkasından Hemen Yatışan, bir olay yaşandığı zaman buna çok kızdıktan sonra öfkenin çok çabuk ortadan kalkmasını ifade eden saman alevi deyimi kişi ya da kişilerin yaşanan bir olaya çok fazla kızması ile beraber, bu kızgınlığın aynı hızla ortadan kalkmasını unutmasını ya da değersizliğini ifade eder.
7 Ekim 2023 günü Hamas askerlerinin Güney İsrail sınırlarından içeri girerek Aksa Tufanı isimli bir harekât başlattı. İsrail ise bu saldırıya karşılık olarak Demir Kılıçlar Harekâtı'nı başlattı. Güç dengesinden söz etmenin mümkün olmadığı bu savaş Dünyanın gözü önünde on aydır devam ediyor. Geçmişte olan savaşların sebeplerini bir kenara koyarsak sanki bu savaş fillerin savaşını andırıyor. Bu savaşın başlaması ya da başlatılmasında cevabı verilmemiş onlarca sorular hala kafaları kurcalıyor. Çünkü bu seferki savaş değil sanki toplu katliam. FİLLER SAVAŞIRKEN OLAN ÇİMENLERE(ÇOLUK-ÇOCUK-YAŞLI) OLUYOR.
Tüm bunlar yaşanırken ilk zamanlarda başta Müslümanlar olmak üzere tüm insanlık, Filistinlilerin yanında ve İsrail’in karşında iken, zaman ilerledikçe bu duruşlarında gevşeme, monotonluk ya da zulmü kanıksamaya başladılar. En başta her filistin İsrail savaşında ilk akla gelen suya sabuna dokunmayan bir eylem olan İsrail mallarını boykot harekâtı gündemden düştü. Artık kimse çarşaf çarşaf boykot listesi yayınlamıyor. Müslümanların gündemini pek fazla meşgul etmiyor.
Çünkü Müslümanların en büyük zaafı: Yaptıkları işlerde sürekliliklerinin olmayışı ya da olaylara tez adapte olmaları. Bir atımlık mermileri olan insan misali olaylara anlık tepki veriyorlar ve ondan sonra olayı kanıksama sürecine giriyorlar. Bunu çok iyi bile İsrail/küfür milleti Müslümanların olayı sıradanlaştırması adına metotlu bir şekilde hareket ediyor. Bunu da büyük bir ölçekte başarıyor. Müslümanların bu halini en iyi anlatan halk arasında bir hikâye/kıssa vardır. Anlatılır ki: Kurbağadan kurtulmak istiyorsanız sabırlı olmalısınız. Kurbağayı sıcak suya korsanız canı yanar kaçar gider. Onun için kurbağayı kaçırmamak adına tencereye ilk önce soğuk koyup kurbağayı rahatlatmalısınız. Daha sonra kazanın/tencerenin altını yakmalısınız. Kurbağa suyun yavaş yavaş ısınmasını fark edemeyecek ve sonunda bu alışmanın neticesinde haşlanacaktır. Böylelikle kurbağadan kurtulmuş olacaksınız.
Kıssadaki kurbağanın sesinden kurtulmak isteyen adam misali, İsrail devleti de Müslümanların zaafını bildiği için savaşı uzattıkça uzatarak olağan/normal hale getirmeye çalışıyor. Bunun meyvelerini de yavaş yavaş toplamaya başladılar. Savaşın ilk zamanlarında Dünya genelinde gerek Müslüman halkın gerekse Müslüman olmayan kitlelerin verdiği tepkiye/enerjiye bir bakın, birde onuncu ayın sonunda bakın, bırakın Müslüman olmayanları kendilerinden biri olduğunu söyleyen Müslümanların verdikleri tepkiden ses yok. Sadece üç günlük kolasız burger’siz ve kahrolsun İsrailli vicdan rahatlatma yürüyüşleri/mitingleri hafızalarda yer ediyor.
Bu yaşıma kadar anlayamadığım şeylerden biride şu: saman alevi türü tepkileri/hareketleri varlığını İsrail düşmanlığına adamış gibi görünen israili çevreleyen ülkeler ya da örgütler mi bizden öğrendi? Yoksa biz mi onlardan öğrendik? Yıllardır varlığını düşmanlık üzerine sürdüren bu devletlerden ve örgütlerden kayda değer bir tepki/hareket beklemek bir ütopyanın ötesinde olmayacak duaya amin demekten başka bir şey değil. ÇİMENLERİN SAHİBİ SENSİN ALLAHIM!