Deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Antalya Körfezi’nin zemin yapısı ve deprem riski hakkında önemli uyarılarda bulundu. Görür, Antalya'nın doğusunda alüvyon dolgular ve batısında travertenlerin bulunduğunu belirterek, bu yapıların yerleşim için uygun olmadığını vurguladı.
ANTALYA'NIN ZEMİNİ NE KADAR SAĞLAM?
Prof. Dr. Görür, Antalya Körfezi’nin doğusunda yer alan alüvyon dolguların yerleşim için kötü bir zemin olduğunu ifade etti. Batısında bulunan travertenlerin ise alüvyonlara kıyasla daha iyi bir zemin olmakla birlikte, çok gözenekli ve kırılgan yapıları nedeniyle deprem sırasında ciddi riskler taşıdığını belirtti. "Travertenler, suyu tutan gözenekli yapıları nedeniyle deprem dalgalarına karşı mukavemeti düşük kayalardır," dedi.
BÜYÜK FAYLAR VAR
Antalya Körfezi'nin doğusunda, batısında, kuzeyinde ve güneyinde ciddi deprem üretebilecek fay sistemlerinin bulunduğunu kaydeden Görür, "Antalya, dört taraftan deprem kuşakları ile çevrili. Bu faylar 7-8 büyüklüğünde deprem üretebilir. Kentin zemini sağlam değil ve fay sistemlerine 100 kilometreden daha yakın. Böyle bir durumda Antalya büyük zarar görebilir," şeklinde konuştu.
YÜKSEK BİNA YÜKSEK RİSK DEMEK
Antalya'nın zemininin yüksek katlı binalar için uygun olmadığını vurgulayan Görür, "Şehirde 10-15 katlı binalara izin verilmemeli. Antalya'nın zemini en fazla 6-7 katlı binalar için uygun. Yüksek katlı binalar deprem sırasında büyük tehlike yaratır," dedi. Ayrıca, yüksek binaların Antalya'nın iklimini ve estetiğini de olumsuz etkileyebileceğini belirtti.
ZEMİNİN KUVVETİ YETERSİZ
Görür, zayıf zeminde binaların ağırlığının zemine uyguladığı kuvvetin risk oluşturduğunu ifade ederek, "Alüvyon zeminler deprem dalgaları geldiğinde sıvılaşma yapar ve bu da binaların yıkılmasına neden olur. Antalya'nın doğusuna kesinlikle yüksek bina yapılmamalı, batı yakasında da yüksek kattan kaçınılmalı," dedi.
AKLI BAŞINDA HAREKET EDİLMELİ
Antalya'yı yönetenlerin aklı başında hareket etmeleri gerektiğini belirten Görür, "Çok ciddi zemin etütleri yapılsın, kaliteli beton ve yeterince demir kullanılsın. Devletin yapı ve deprem yönetmeliğine uygun binalar üretilsin," şeklinde uyardı. Deprem dirençli binaların önemine vurgu yapan Görür, "Binaları deprem dirençli olacak şekilde tasarlayın. Söylediğimiz şey basit ama anlamıyorlar çünkü vitrine oynuyorlar" dedi.
HEPSİNİN HOŞUNA GİDİYOR
Görür, amacının spekülatif bilgiler vermek olmadığını, hakikati doğru ve yalın bir şekilde kamuoyuna göstermek olduğunu belirtti. Naci Görür, "Mesele rant. Halkın da, müteahhidin de, yerel yönetimlerin de hoşuna gidiyor. Ama bu şekilde kendi sonumuzu hazırlıyoruz," dedi.
ANTALYA NE KADAR GÜVENLİ?
Antalya'nın deprem konusunda en güvenli şehirlerden biri olduğunu iddia edenlere sert eleştirilerde bulunan Görür, "Bu söylemin tetiklediği göçle ve artan nüfusla birlikte, uyarılar yaptığımız alüvyonlu dolgu zeminlerde yapılaşma yayıldı. Bu tür zayıf zemin yapılarına yüksek kat çıkan aklını kaybetmiş olmalı," diyerek sözlerini tamamladı.
Antalya'nın deprem riski taşıyan zemin yapısına dikkat çeken Prof. Dr. Naci Görür, alınacak önlemler ve bilinçli yapılaşma ile şehrin gelecekteki depremlere karşı dirençli hale getirilmesi gerektiğini vurguladı.
Haber: Yalçın KÜÇÜK