Siber Suçlar ve Madde Bağımlılığı Uzmanı İsa Altun, madde bağımlılığı konusunda ebeveynlere büyük görevler düştüğünü belirterek önemli açıklamalarda bulundu.
Altun, "Teknoloji çağındayız ve çocuklar sosyal medyadan çok çabuk etkileniyor. Ebeveynlerin yapması gerekenler ise çocuklarını sürekli kontrol altında tutmak, sosyal medya hesaplarını takip etmek ve arkadaş çevresini gözlemlemektir. Maddeye ulaşmamaları konusunda yapılacak ilk adımlar bunlardır" dedi.
AİLELERE BÜYÜK GÖREVLER DÜŞÜYOR
Madde bağımlılığı ile mücadelede ebeveynlerin rolünün büyük olduğunu aktaran İsa Altun, “Çocukların internet ve sosyal medya üzerinden madde bağımlılığı gibi tehlikelere maruz kalmalarını önlemek için, ebeveynlerin çocuklarının çevrim içi faaliyetlerini ve arkadaş çevrelerini yakından takip etmeleri gerekiyor. Bu konuda farkındalık yaratmak amacıyla düzenlenen seminerler, ebeveynlere çocuklarını koruma yolları konusunda bilgi sunuyor ve toplumda madde bağımlılığına karşı bilinç oluşturuyor.Madde bağımlılığına karşı etkin bir mücadele için ailelerin ve toplumun iş birliği yaparak çocukları koruma konusunda kararlı adımlar atmaları büyük önem taşıyor” ifadelerini kullandı.
TOPYEKÜN SEFERBERLİK BAŞLATILMALI
“Madde bağımlılığını önlemek, tedavi etmekten daha kolaydır. Daha ucuzdur. Mücadelenin yolu eğitimden geçiyor. Ailelerin büyük kısmı ne yazık ki donanımsız. Bilinç ve farkındalık yok” diyen İsa Altun, “ Beş yaşındaki çocuk da biliyor ki, madde bağımlılığına kapı aralayan yolun sigaradan geçmektedir. Sigarayla mücadele etmeden maddeyle mücadele olmaz. Bağımlılık bir beyin hastalığıdır. Önlemek tedavi etmekten daha kolaydır. Daha ucuzdur. Daha pratiktir. Ülkemizde bir dönem sigaraya yönelik seferberlikle nasıl başarılı olunduysa aynı şey madde bağımlılığına yönelik topyekün bir seferberlik başlatılmalıdır” şeklinde konuştu.
HASTANELER ÇÖZÜM DEĞİL
Bağımlılıkla mücadelenin hastane kurmaktan geçmediğini söyleyen ve onları ne kadar hastanede tutulabileceğini soran İsa Altın, “İçimi kıyan, kemiren ve öfkelendiren tek şey, sahada olmayan ama karar alma mecrasındaki aktörlerin kulaktan dolma fikirlerle beslenen maddeyle mücadele denince ‘Hastane kuralım, bağımlıları oraya yatıralım, kurtulalım’ zihniyeti. Ben de ‘Hastane kuralım, bağımlıları buraya yatıralım kurtulalım ‘ diyen zihniyete buradan soruyorum. ‘Siz bağımlıyı Hastanede kaç gün yatırabilirsiniz. Ömür boyu orada yatacak değil herhalde. ‘ Peki, bu birey Hastaneden çıktığında içici arkadaşları ya da torbacılar onu rahat bırakacak mıdır? Sanmıyorum. Demek oluyor ki, iş sadece hastane kurmakla olmuyor” açıklamasında bulundu.
HER ŞEY AİLEDE BAŞLAR VE BİTER
En büyük görevin ailelere düştüğünü yineleyen Siber Suçlar ve Madde Bağımlılığı Uzmanı İsa Altun şöyle konuştu: “Ebeveynlere de büyük sorumluluk düşmektedir. Her şeyin çocuklukta başladığını ve bilinçaltında yer ettiğini bilmeyen anne ve babalar da çocuklarına karşı sevgi, ilgi ve şefkat içinde davranmalıdırlar. Evde huzuru olmayan bir evladın çok kolayca dışarıda sevgi arayışına gireceğini bilmeyen ebeveynlerin olduğu gerçeği gün gibi aşikârdır. Akranlarına ‘Hayır’ diyemeyen çocuklara bu yetenek kazandırılmalıdır. Gerekirse çocuğun oklu dışında da alternatif arkadaş çevresi oluşturulmalıdır. Ailelerin umursamadığı ya da atladığı bir konu var. Çocukları kontrol altında tutmak da bir tedbir olarak düşünülmelidir. Bir bağımlının dediği gibi: ‘ Annem ve babam bana çok güveniyorlardı ama atladıkları bir şey vardı. Arkadaşlarımı bilmiyorlardı. Arkadaş çevremin içinde sigara içen tek çocuk vardı ve bu tüm çevremdeki arkadaşlarıma sigara içirtiyordu. Sonrasında da bize diğer maddeleri getiriyordu. Keşke ailem bana o vakit müdahale etseydi ve arkadaş çevremi bilseydi bunlar başıma asla ve asla gelmezdi. Anne ve babalar ne olur akşam bir araya geldiğinizde yemek saatini şölene çevirin. Çocuklarınıza zaman ayırın. Ama kaliteli vakit olsun. Sohbet edin. Televizyonu ve interneti bir süre kapatın. Çocuklarınızın gözlerine 60 saniye sevgiyle bakınız. Her şey ailede başlar ve biter. Çocuk ailede olan huzuru dışarıda aramaz. Maddeyle de tanışmaz.”
Haber: Yalçın KÜÇÜK