Antik Likya Uygarlığı'nın en önemli şehirlerinden biri olan Myra Antik Kenti, Antalya'nın Demre ilçesinde yer alıyor ve Antalya’nın önemli tarihi noktalarından birisi konumunda. Hem tarihi hem de doğal güzellikleri ile dikkat çeken bu antik kent, ziyaretçilerine adeta zamanda yolculuk yapma fırsatı sunuyor.
Myra, Likya'nın altı büyük kentinden biri olarak bilinir. M.Ö. 5. yüzyıla kadar uzanan geçmişiyle, Myra, özellikle Roma ve Bizans dönemlerinde önemli bir yerleşim yeri olmuştur. Kent, adını Likya dilinde "Yüce Ana Tanrıça" anlamına gelen "Myra"dan alır.
Mimari ve Sanatsal Zenginlik
Myra Antik Kenti, Likya tipi kaya mezarları ile ünlüdür. Kayaların içine oyulmuş bu mezarlar, üzerlerindeki detaylı kabartmalar ve yazıtlarla dikkat çeker. En bilinen mezarlardan biri olan "Kral Mezarı", görkemli yapısı ile ziyaretçileri büyüler.
Kentte ayrıca, iyi korunmuş bir Roma tiyatrosu bulunmaktadır. 10,000 kişi kapasitesi ile dönemin en büyük tiyatrolarından biri olan bu yapı, bugün hala konserler ve etkinlikler için kullanılmaktadır.
Aziz Nikolaos Kilisesi
Myra, aynı zamanda Noel Baba olarak bilinen Aziz Nikolaos'un yaşadığı ve piskoposluk yaptığı yer olarak da bilinir. Aziz Nikolaos Kilisesi, Hristiyan dünyası için önemli bir hac merkezidir. Kilisenin içindeki mozaikler ve freskler, Bizans sanatının en güzel örneklerinden biridir.
Doğal Güzellikler ve Ekoturizm
Myra Antik Kenti, sadece tarihi değil, aynı zamanda doğal güzellikleri ile de ön plana çıkar. Likya Yolu üzerinde bulunan kent, doğa yürüyüşçüleri için popüler bir duraktır. Eşsiz manzaralar eşliğinde yapılan yürüyüşler, ziyaretçilere doğa ile iç içe bir deneyim sunar.
Koruma ve Turizm
Myra Antik Kenti, Türkiye'nin önemli arkeolojik alanlarından biri olarak korunmakta ve restore edilmektedir. Bölge, her yıl binlerce yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret edilir. Kültürel ve tarihi değerlerinin yanı sıra, ekoturizm potansiyeli ile de bölge turizmine katkı sağlamaktadır.
Haber: Yalçın KÜÇÜK