Tekerleklerin dönmediği sektör

  • imsa

Antalya Servisçiler Odası Başkanı Süleyman Şahin, “İş işten geçmeden servisçi esnafına destek verilmeli” dedi.

Çin’de başlayan ve tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüs salgını sadece sağlık alanında değil, her alanda hayatı etkilemeye devam ediyor. Etkilerin çoğu da olumsuz olarak hayata yansıyor. Salgın nedeniyle insanlar ilk önce ekonomik açıdan ardından da psikolojik bir çıkmaza doğru sürükleniyor. Salgının ülkemizde görüldüğü mart ayından bu yana salgının ekonomik kaygılarını tüm hücrelerine kadar hisseden servisçi esnafı şimdi de psikolojik açıdan zorlanmaya başladı. 6 aydır yüz yüze eğitimin başlayacağı günü umut ederek zorlu ekonomik şartlara göğüs geren servisçi esnafı, yüz yüze eğitimin 1 ay ertelenmesi ve geleceğinin de belirsiz olması durumuyla bu sefer psikolojik bir savaş içine girdi. Öyle ki birçok esnafın endişesinin yüzüne yansımış durumda olduğunu gözlemlemek hiç de zor değil.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın yüz yüze eğitimin ertelendiğini açıklaması akabinde içinde bulundukları durumu kamuoyuna aktarmak için Antalya Servisçiler Odası’na konuk oldum. Odanın kapısından içeriye adımımı atar atmaz esnafın yüzündeki umutsuzluk yüzüme çarptı. Oda içine dağılmış esnafların yüzündeki katıksız endişe o kadar netti ki bu havadan etkilenmemek mümkün değildi. Oda Başkanı Süleyman Şahin’in odasına esnafların biri çıkarken biri giriyordu. Öyle ki bu geliş-gidişlerin ve endişeli bekleyişin hala devam edeceği su götürmez bir gerçek. Bu izlenimler eşliğinde salgın önlemleri kapsamında uzaktan tokalaştığım Antalya Servisçiler Odası Başkanı Süleyman Şahin’in yüzünde de üyelerininkinden farklı bir ifade yoktu. Biraz hal-hatır sohbeti sonrasında rotamızı esnafın gerçeklerine çevirdik. Sorduğumuz sorular neticesinde aldığımız cevaplarsa oldukça çarpıcıydı.

Her şey geçtiğimiz Mart’ta başladı

Onlarca meslek kolunda binlerce esnafı ekonomik çıkmaza sürükleyen, milyonlarca insanı ekmek derdine düşüren korona virüs salgını ülkemizde geçtiğimiz Mart ayında etkili olmaya başladı. Servisçiler esnafı için de kötü günler yakındı ve nitekim de öyle oldu. Durumu özetlemesini rica ettiğim Başkan Şahin, “ Yüz yüze eğitime salgın nedeniyle ara verildiği açıklandı. Servisçiler için artık tekerlekler dönmüyordu. Tekerlekler dönmeyince geçim derdi de ağır basmaya başladı” diyor. Dilek olay, tam 6 ay boyunca kontak açamadılar. Başka bir deyişle 6 ay süresince parası olan cepten yedi, parası olmayan krediden yedi. Tek umutlarıysa yeni eğitim-öğretim yılının zamanında başlamasaydı. Ama olmadı (…)

 Cevapsız kalan sorular!

Yüz yüze eğitimin 1 ay geç başlaması esnafı ne kadar zorlar ki dedim kendi kendime. O ara Şahin’in dudaklarından dökülen  “Okullar ağustos ayında açılacak beklentisi boşa çıkan servisçiler bu kez derinden sarsıldı. Çünkü cepteki para da krediden gelen para da artık son günlerini yaşıyordu…” cümleleri her şeyi net bir şekilde özetliyordu. Hazırdaki erirken ve desteklemelerin sonuna gelirken esnafın giderlerindeyse bir duraksama yaşanmadı. Evlerine 6 ay boyunca ekmek götürmekte zorluk çeken binlerce esnaf hükümetin açıkladığı desteklerle ayakta durma savaşı veriyordu. Ancak destekler de bir yere kadar. Sağlanan desteklerle ayakta mı duracaksın, evine ekmek mi götüreceksin, evin, çocukların ihtiyacını mı karşılayacaksın yoksa 6 aydır tekerleği dönmeyen servislerin sigorta, kasko, Bağ-Kur ve bandrol gibi giderlerini mi ödeyeceksin! İşte bu sorular (…) Cevapları muallakta kalan sorular!

Beklentiler…

“Desteklemelerle ilgili düşüncelerimi sorarsanız” diyor ve ekliyor Şahin, “Hükümetimiz salgının başlamasından itibaren hem sağlık hem ekonomik anlamda birçok çalışma yürüttü. Esnafımızın tamamına yakını kamu bankaları tarafından kullandırılan kredi paketlerinden yararlandı. Şimdi kullanılan kredilerin ödeme zamanı geldi ve esnafımız sıkıntı içinde. Okullar kapanalı 6 ay oldu ve kullanılan krediler esnafın bu işsizlik döneminde ayakta kalmasını sağladı. Antalya’da 2 bin 66 C plakalı araç var. Odamızın üye sayısı bin 900. Okul servisi personeli olarak yaklaşık 4 bin kişi bulunmakta. Aileleriyle birlikte düşündüğümüz zaman yaklaşık 15 bin kişinin evine ekmek götürdüğü bir sektördeyiz. Salgından en çok etkilenen esnaf grubu servisçiler ve kantinciler oldu. Diğer esnaf grupları iyi kötü çarkları döndürebiliyorken servisçi esnafından böyle bir durum söz konusu değil. Para kazanamasak bile evimize ekmek götürebilsek buna seviniriz. En büyük taleplerimiz çalışmadığımız halde ödemek zorunda kaldığımız vergiler konusunda bir düzenleme yapılması yönündedir. Kullandığımız kredilerin ödeme zamanı geldi. Kredilerin ve Bağ-Kur primlerinin 6 ay daha ötelenmesini bekliyoruz…”


Yönetmeliklerde yumuşama olur mu?

Birde son yıllarda yürürlüğe girmiş, girmek üzere olan yeni yönetmelikler varmış ki bunlar “Esnafı ekonomik olarak zorlayan” düzenlemelerden oluşuyormuş. “Servis araçlarında çalışan hostesler konusunda bir sıkıntı söz konusu” imiş. Meseleyi dinleyince karşı tarafa hak vermemek elde değil. Zaten 6 aydır kontak açmayan bir esnaf grubu var. İş yokken giderler devam ediyor ve bu da haliyle “esnafı ekonomik açıdan zorluyor” Okullar açılırsa servis araçlarında görev yapan hostesler konusunda yeni bir düzenleme için talepler söz konusu. Yapılan düzenlemeyle hosteslerin lise mezunu olması şartı getirilmiş. “Oysa önceden insanlar kendi çocuklarıyla ve eşleriyle servise çıkıyordu. Hostes için ayrı bir ücret, sigorta gibi ödemeleri olmuyordu. En azından içinde bulunduğumuz şu sıkıntılı dönemde bu şartın kaldırılması gerektiği yönünde yoğun talep alıyoruz” diyor Şahin.  

 

Yaş sınırına takılan araçların yenilenmesi hususunun da ayrı bir sorun teşkil ettiğine işaret ediyor Şahin. Servisçilik faaliyetlerinde bulunan araçların yaş sınırlaması on iki. Şahin, esnafının bu konudaki beklentilerini,  “Bunun en az on beş, on yedi yaş sınırına getirilmesi lazım. Çünkü esnaf iş yapmadığı gibi bir taraftan da borçlanıyor. Yaş sınırına takılan araçların bu zorlu ekonomik şartlar altında araçlarını yenilemesi uzun süre mümkün olmayacaktır.  Yine emniyet kemeri, koltuk sensörü gibi yeniliklerin de bir süre ertelenmesi esnafın yararına olacaktır. Servislerimiz çalışmaya başlarsa eğitimde olduğu gibi seyreltilmiş bir taşımacılık faaliyeti söz konusu olabilir. Buda velilere fiyat artışı olarak yansıyacaktır. Buradan doğacak olumsuzlukların önüne geçmek için esnaflarımıza yönelik bir yakıt desteği uygulamasının hayata geçmesi gerektiğini düşünüyorum…” diyor.

Gerçekleşmesine ihtimal dahi verilmek istenmeyen soru…

Soru soruyu, konu konuyu açıyor… Ya okullar belirtilen tarihte açılamazsa geçtiğimiz sezonda olduğu gibi süreç uzarsa diye soruveriyorum. Sanki bam teline bastım Başkanın, başladı anlatmaya:
“İnşallah okullarımız Eylül ayında açılacak.  Aksini düşünmek bile istemiyorum, esnaf arkadaşlarımız bu ihtimali akıllarına getirmemeye çalışıyorlar. Bizler oda olarak tüm araçlarımızda korona virüs önlemlerimizi aldık. Araçlarımıza gerekli hijyen malzemelerini koyduk, araçlarımızı ilaçlattık ve hizmete başlamamız durumunda da düzenli olarak ilaçlamalar devam edecek. İnşallah okullarımız açılacak. Açılmazsa devletimizin esnafı ayakta tutacak tedbirleri hızla hayata sokması gerekir. Direk yeni krediler hayata geçirilebilir, vergi ödemeleri ertelenebilir ya da tamamen silinebilir. İnsanlar çalışmıyor, araçlar evde yatıyor ama sigorta, bandroller ödeniyor. Bu konuda tüm servisçi mağdur durumda. Devlette devamlılık esastır ve inşallah esnaflarımızın ayakta durarak ekonomiye katkı koymalarını sürdürmelerine yönelik kararlar alınacaktır. Servisçi esnafı borcu borçla ödemek zorunda kalırsa daha zor bir durum içine girecektir. 6 aydır bekliyoruz ve 21 Eylül’e kadar servisçi esnafına yönelik yeni desteklemeler gerçekleşmezse esnafın ayakta kalması için çok geç kalınmış olur…”

 Teşekkürler kısmı…

Antalya birçok alanda ülkeye örnek gösterilen bir kent. Öyle ki bunlardan birisi de servisçilik sektörü. Okul taşımacılığında kullanılan araçlarımızın hepsi son model, hepsi klimalı, TV’li vs… Bu örnek sürecin sürekliliğinin sağlanması için de Servisçiler Odası yoğun mesai yapıyor. AESOB  Başkanı Adlıhan Dere ile birlikte aşındırmadık  kapı bırakılmıyor. Bu noktada geçtiğimiz günlerde Valilik, İl Milliği Eğitim Müdürlüğü ve Servisçiler Odası arasında Okul Servis Araçları İşleyişine İlişkin Usul ve Esasları Protokolü imzalandı. Bu çalışmayla servis içinde unutulan çocuklar, araçların yanması, davranış bozukluğu olan servis şoförlerinin okul çocuklarını taşıması gibi sorunlarla karşılaşmamamız hedefleniyor. “Şükürler olsun ki imzalanan protokoller ve yürütülen çalışmalarla ülke genelinde yaşanan sıkıntılar ilimizde yaşanmıyor” diyen Şahin söz konusu çalışmalarda desteklerini esirgemeyen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Vali Ersin Yazıcı, Ak Parti İl Başkanı İbrahim Ethem Taş, AK Parti Antalya Milletvekilleri Mustafa Köse ile Kemal Çelik, AESOB Başkanı Adlıhan Dere, İl Milli Eğitim Müdürü Yüksel Arslan’a Hilal aracılığıyla teşekkürlerini iletmeyi ihmal etmiyor.
Röportaj: Veli AKOĞLU

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.