Antalya Ticaret Borsası (ATB) ile Antalya Tarım Konseyi (ATAK) işbirliğinde düzenlenen Yeşil Mutabakat Sürecinde Antalyada Bitki Besleme Ürünlerinin Sürdürülebilir Kullanımı Paneli çevrimiçi yapıldı.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) ile Antalya Tarım Konseyi (ATAK) işbirliğinde düzenlenen Yeşil Mutabakat Sürecinde Antalyada Bitki Besleme Ürünlerinin Sürdürülebilir Kullanımı Paneli çevrimiçi yapıldı. Gazeteci Galip Umut Özdil moderatörlüğünde düzenlenen panele, Akdeniz Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Bitkisel ve Hayvansal Üretim Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bülent Topcuoğlu, Gübre Üreticileri İthalatçıları ve İhraçatçıları Derneği (GÜİD) Yönetim Kurulu Başkanı Metin Güneş, GÜİD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gökhan Uzunoğlu, GÜİD Üyesi Halil Kılıçarslan, ATSO Meclis Üyesi Hakan Pakalın ve Laben Tarımsal Araştırma Laboratuvarı Genel Müdürü Neşet Gürel katıldı.
AVRUPA DAHA FAZLA GÜBRE KULLANIYOR
Prof. Dr. Bülent Topcuoğlu, Avrupa Birliğinin Yeşil Mutabakat kapsamında aşırı gübre kullanımını yüzde 20 azaltılmasını öngördüğünü belirterek, AB ülkeleri ile yoğun ticareti olan ülkemizde bu konuda acilen adım atılması gerektiğini kaydetti. Gübre kullanımının dünyada ortalama dekar başı 14 kilogram, ABde 15 kilogram iken ülkemizde bu oranın dekarda 9 kilogram olduğunu kaydeden Topcuoğlu, Avrupa bizden 1.5 kat fazla gübre kullanıyor dedi.
TOPRAK ANALİZİ ŞART
Birim alandan daha fazla ürün almak için toprağa yapılan baskının giderek arttığını, bunun da toprakta bozulma ve verimsizleşmeye neden olduğunu söyleyen Topcuoğlu, Toprağın kalitesini artırmalıyız. Sürdürülebilir üretim, temiz çevre ve insan sağlığı için toprağımızı sağlıklı kılmalıyız diye konuştu. Topcuoğlu, bu noktada toprak analiz laboratuvarlarına çok iş düştüğünü, analize dayalı uygulamaların şart olduğunu söyledi.
GÜBRE FİYATI DAHA DA ARTAR
Gübre Üreticileri, İthalatçıları ve İhracatçıları Derneği (GÜİD) Başkanı Metin Güneş, son zamanlarda gübre fiyatlarının çok konuşulmaya başlandığını belirterek, Öyle ki aldığımız hammaddeyi artık yerine koyamıyoruz dedi. Doğalgaz fiyatının artması, navlun fiyatları gibi nedenlerle 2021 yılının başından itibaren gübre fiyatlarında aşırı artışla karşı karşıya kaldıklarını söyleyen Güneş, hammaddeye erişimde de zorluk yaşadıklarını dile getirdi. Pandemide tarımın önemli hale geldiğini, birçok ülkenin gübre ve tarım ürünü ihracatı konusunda kısıtlamaya gittiğini, Hindistan ve Brezilya gibi ülkelerin gübre talebinin de artmasıyla arz talep dengesinin bozulduğunu anlatan Güneş, bu nedenlerle gübrede yüzde 40 ile yüzde 150 arası fiyat artışının yaşandığını kaydetti.
Önümüzdeki dönemde gübre konusunda tedarik ve fiyatla ilgili sorunların büyüyeceğini söyleyen Güneş, Çindeki bazı firmaların bakıma girmesi, doğalgazdaki fiyat artışı nedeniyle bazı firmaların üretime ara vermesi gibi nedenlerle gübrede fiyat artışı öngördüklerini, tedarikte de sıkıntısı yaşanabileceği söyledi.
2016de Türkiyede 6.7 milyon ton gübre kullanılırken, 2018de 5.6 milyon ton, 2019da 6 milyon ton, 2020 yılında 7.1 milyon ton gübre kullanıldığını belirten Metin Güneş, bu yılki kullanımı öngöremediklerini kaydetti. Güneş, Çiftçinin doğru gübreyi doğru miktarda uygulaması için elimizden gelen fedekarlığı yapmalıyız. Hem bakanlık desteği artırmalı hem de özel sektör elinden gelen desteği vermeli. Bitkisel üretimin en önemli girdisi gübre. Gübre yoksa verim istediğimiz seviyede olamaz diye konuştu.
TRENİ TERS TARAFA GÖTÜRME ŞANSINIZ YOK
GÜİD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gökhan Uzunoğlu, nüfusun artmasıyla birlikte bir yandan daha fazla gıda üretimi baskısının arttığını bir yandan da bitki beslemede kullanılan ürünlerin azaltılmasının istendiğini belirtti. İhracatının yüzde 40ını ABye yapan Türkiyenin Yeşil Mutabakatı görmezden gelemeyeceğini belirten Uzunoğlu, Treni ters tarafa götürme şansınız yok dedi.
GÜİD Üyesi Halil Kılıçarslan, Avrupadan daha az gübre kullandığımızı belirtirken, ATSO Meclis Üyesi Hakan Pakalın, Yeşil Mutabakata uyumun parmak izi gibi olacağını kaydetti. Laben Tarımsal Araştırma Laboratuvarı Genel Müdürü Neşet Gürel, toprak analizinin önemine dikkat çekerken, üreticinin yüzde 30unun toprak analizini önemsemediğini, yüzde 20sinin analizi masraflı bulduğunu, yüzde 20sinin ise analiz sonuçlarına güvenmediğini söyledi.