Daha önce gerek haberlerimiz gerekse yazılarımız ile Kaleiçi'nde yaşanan hukuksuzluğu, kanun tanımamazlığı anlatmaya çalışmıştık.
Hatta Antalya Valisi Hulusi Şahin'in de konuyu yakından takip ettiğini dile getirmiştik.
Eğlence mekanları sözde Antalya ekonomisine destek olunduğu gerekçesi ile eğlence ruhsatları olmadan, arkeolojik alanlara zarar vererek işlerini tam gaz yürütmeye devam ediyor.
The Bar diye bir mekan var mesela.Eski adıyla İsyan Meyhanesi...
Üyesi de bulunduğum Antalya Gazeteciler Cemiyeti'nin penceresinden yapılan tadilat ile birlikte VAHŞİCE arkeolojik alanlara nasıl zarar verildiğini, o tarihi dokuların yok sayılarak duvarların nasıl örüldüğünü rahatlıkla görebiliyorsunuz.
3. Derece sit alanı içerisinde bulunan Kaleiçi'nde böylesi devasa tadilatlar nasıl yapılabiliyor anlamak gerçekten imkansız.
Bir tadilata giriliyor ve yaklaşık 2 bin kişilik bir konser alanı oluşturuluyor. Bu tadilat bir günde bitmiyor ya!
Günlerce, haftalarca belki aylarca sürdü bu tadilat. Ama ne hikmetse hiçbir yetkili ne hikmetse görmemiş ya da görmezden gelmiş.
Mühürlenen, mühür kırılan yerleri mi ararsınız yoksa yürütmeyi durdurma kararları iptal edilen mekanları mı ararsınız Kaleçi'nde yok yok.
Daha önceki yazılarımızda Kaleiçi'ndeki hukuksuzluğun Antalya Valisi Hulusi Şahin'in de masasında olduğu yönünde bilgi aldığımızı söylemiştik.
Önceki gün Vali Şahin Kaleiçi ile ilgili geniş katılımlı bir toplantı yaptı ve bu toplantıdaki sözlerine bakıldığında Kaleiçi'ne el atılacağı anlaşılıyor.
Vali şahin diyor ki : Kararlı hareket edeceğiz, popülist davranmayacağız. Kaleiçi konusunda küçük günlük birtakım çıkarlar uğruna Kaleiçi’nin feda edilmesine kimsenin müsaade etmeyeceğine inanıyorum.
Belki de Vali Şahin'in en vurucu sözleri "İşletme sorunları var. Bu işletme sorunları konusunda sıkı denetimlerle Kaleiçi’ne zarar verecek hiçbir faaliyete müsaade etmeyeceğiz" olmuştu.
Sanıyorum Vali Şahin'in bu açıklamalarından sonra işletmeler o kadar da rahat bir şekilde yasaları yok saymazlar.
Sadece The Bar ya da Holly Stone değil arkeolojik alanlara zarar verenler. Bence o bölgedeki Deli Divane, Deli Bekir, Sponge gibi işletmeler de dahil olmak üzere tüm işletmelerin arkeolojik alanlara zarar verip vermediklerine ve eğlence ruhsatı olup olmadığına bakılması gerekiyor.